logo

reklam
21 Aralık 2023

Yalvaç’ta ilk çözülmesi gereken iş, Yalvaç Organize Sanayi Bölgesi’nin açılması

Türkiye ve Yalvaç, giderek yoğunlaşan bir siyasal ortama ve yerel seçimlere hazırlanıyor.

Mayıs ayında yapılan genel seçimlerin ardından Türkiye, 4,5 yıllık bir seçimsizlik ortamına Mart sonunda yapılacak yerel seçimlerin ardından girecek.

Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlerde Cumhur İttifakı’nın büyük bir ekonomik krize rağmen elde ettiği başarının sebeplerini doğru çözümleyemeyen muhalefet blokunun safları sıkılaştırmak yerine dağılmayı tercih etmesi, iktidar blokunun elini yerel seçimler için oldukça rahatlatmış görünüyor.

Yalvaç ölçeğinde yerel seçimlere bir yandan oldukça çeşitli bir adaylık çalışması süreciyle gidilirken diğer yandan da vatandaşın değişime ve daha iyiye dair inancının zayıfladığı bir ortamı gözlemlediğimizi görüyoruz.

Yerel seçimlerde aday olarak vatandaşımızın önüne değişim ve gelişim için bir seçenek ortaya koymayı hedefleyen biri olarak, arzu ettiğimiz iş birliği ortamının oluşamaması nedeniyle, aktif siyasete adım atma kararım için doğru zaman olmadığını üzülerek tespit ettim ve bu yarışa katılamadım. Bu durum, çok sevdiğimiz memleketimize hizmet etmek noktasında, her ne kadar moral bozukluğu yaratmış olsa da, çalışma ve üretme kararlılığımızı asla zedelememiştir, zedeleyemeyecektir.

O nedenle, bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da yerel sorunlarımız ve çözüm yolları üzerine yaptığımız çalışmalarla ilgili olarak elimden geldiği, dilimden döndüğünce katkı sunmaya devam etmeyi, bir borç olarak görüyorum. Zira, memleketi sevmek ve onun için çalışmak, illa bir koltuk sahibi olmayı gerektirmez.

31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak yerel seçimlerde milletimizden yetki isteyen tüm adaylar ve aday adayları ile, 1 Nisan Pazartesi günü Yalvaç Belediye Başkanlığı koltuğuna oturacak başkanın dikkate alması ümidiyle, Yalvaç’ın önemli sorunları ve onların çözümleriyle ilgili naçizane görüşlerimi bu sayfalarda sizlerle paylaşacağım.

Başlıkta da net bir biçimde ortaya koyduğum gibi, Yalvaç’ta ilk çözülmesi gereken iş, kesinlikle ve kesinlikle Yalvaç Organize Sanayi Bölgesi’nin en hızlı biçimde yatırımcılara tahsise açılacak hale getirilmesidir.

Önce nedenleri açıklayıp, ardından atılması gereken adımları sıralayalım.

Yalvaç Organize Sanayi Bölgesi’nin serüvenine kısaca bakacak olursak, 2001 yılında önemli bir vizyonla kuruluş kararı alınmasıyla hikaye başladı. %75’i Yalvaç Belediyesi, %15’i Yalvaç Ticaret ve Sanayi Odası, %10’unun da Isparta İl Özel İdaresi’ne ait olarak kurulduğu Yalvaç OSB, kağıt üzerinde kurulmuşken, durağan ve karmaşık bir yol hikayesiyle 23 yılını doldurduğu bu topraklara halen daha bir fabrika bacasını hediye edemedi.

ANAP’ın koalisyon ortağı olduğu DSP-MHP-ANAP hükümeti döneminde kurulan Yalvaç OSB, Ak Parti’nin iktidara geldiği 2002 seçimleri ve Erkan Mumcu ile Tekin Bayram’ın yolunun ayrılmasıyla adeta dondurucuya konulmuştur. 2004 seçimlerinde iş başına gelen Yalçın Bulgurcu yönetiminin OSB ile ilgili herhangi bir projesinin olmaması nedeniyle tam beş yıllık bir süreçte OSB ile ilgili hiçbir adım atılmadı.

Bulgurcu döneminde OSB ile ilgili herhangi bir adım atılmamasında, Ak Parti’de 2005’e kadar b kan olarak siyaset yapan hemşehrimiz Erkan Mumcu’nun Yalvaç’ta OSB’nin doğru bir seçenek olmadığını dair beyan ve politikalarının da önemli bir etkisi bulunmaktadır. Mumcu, bu konudaki en net tavrını, Yalvaç Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi’nin 2003 yılında düzenlediği sempozyumda ortaya koymuş ve Yalvaç OSB ile vakit kaybedilmemesi gerektiği ifade etmişti.

2004-2009 arası muhalefette kalan Tekin Bayram’ın en önemli eleştiri konularından biri Yalvaç OSB ile ilgili hiçbir adım atılmaması olurken; aynı Tekin Bayram’ın 2009’da yeniden belediye başkanı olduğunda OSB ile ilgili yapmaya kalktığı icraat de Yalvaç OSB’nin kapatılarak sanayi sitesine dönüşütürülmesi yönünde oldu. Yıllarca Ak Parti’li belediyeyi ve milletvekillerini OSB’ye engel olmak ve hayata geçirmemekle suçlayan Bayram, bu çalışmasında TSO’yu ve Milletvekili Haydar Kurt’u da önce yanında buldu.

Tekin Bayram’ın OSB’nin sanayi sitesine dönüştürülmesi önerisine Ak Parti Isparta Milletvekili Haydar Kurt ve Yalvaç TSO Başkanı Nuri Dirik de destek verirken; bu işin tersine çevrilmesi için Özyalvaç Gazetesi başta olmak üzere çeşitli sosyal kesimlerin verdiği tepkiye Ak Parti İlçe Başkanı ve İl Genel Meclisi Üyesi Osman Çiftci öncülük etti ve OSB’nin kapatılmasının önüne geçildi. Bu hamlenin ardından Tekin Bayram, belediyeye ait hisseleri Isparta İl Özel İdaresi’nde devretme kararı aldı. Bu kararın ardından, Yalvaç OSB’nin %85’i Isparta İl Özel İdaresi, %15’i Yalvaç TSO’ya ait oldu ve Yalvaç’ın kalkınmasından birinci derecede sorumlu Yalvaç Belediyesi toptan çıkmış oldu ve OSB, 2014’e kadar yine akamete uğramak zorunda bırakıldı.

2014 yerel seçimlerine Tekin Bayram Ak Parti’den, Halil Hilmi Tütüncü MHP’den girerken; seçimlerin bir numaralı gündem maddesi nihayet Yalvaç Organize Sanayi Bölgesi olmuştu. Seçimleri tarihi bir oyla kazanan Tütüncü’nün ilk ve en önemli sözü Yalvaç OSB’nin hayata geçmesi olmuştu. 2024’e girmeye hazırlanmaya girdiğimiz şu günlerde bu sözün yerine getirilemediğini görmek tabii ki üzüntü verici.

Tütüncü’nün 2014-2019 arasındaki ilk döneminde verdiği sözle ilgili attığı tek somut adım, Isparta İl Özel İdaresi’nden hisselerin %34’ünü alması olmuştur. Konunun Yalvaç gündeminde yer etmesini göz ardı edemeyen Ak Parti hükümetinin bu dönemde attığı en önemli adım ise kamulaştırma olmuştur.

Yalvaç ilçe girişinde 1 milyon 444 bin metrekare alanın kamulaştırma alanı ilan edildiği Yalvaç OSB’nin ilk etabında 318 bin metrekarelik alanın kamulaştırılması için dönemin Ak Parti Isparta Milletvekili Süreyya Sadi Bilgiç’in çabalarıyla Isparta İl Özel İdaresi’ne iki defa 1’er milyonluk ödenek aktarılmıştır. Dönemin değerine göre yaklaşık 800 bin dolarlık bu ödeneğin bugünkü karşılığının 25 milyon TL ve arsa değeri bakımından bunun çok üzerinde olduğu düşünüldüğünde, Yalvaçlı’nın pek sevmediği Şarkikaraağaçlı Süreyya Sadi Bilgiç’e bir teşekkür borcumuz olduğu açıktır. Zira, Yalvaç OSB’ye tarihinde en büyük hizmeti veren isim tartışmasız sayın Bilgiç’tir.

Yalvaç OSB 1. etap kamulaştırma çalışmalarının tamamlanmasının ardından gidilen 2019 yerel seçimlerinde de vaatlerin ilk sıralarında Yalvaç OSB’nin faaliyete başlaması yer aldı. Ancak, aradan geçen beş senede yine bu hedefe ulaşılamadığı ortadadır. Buna karşın, OSB’nin sürekli gündemde olmasından dolayı gerçekleşen birkaç olumlu gelişme de olmadı değil. Bunlardan ilki, Yalvaç OSB’nin kuruluş protokolünün 16 Mart 2021 tarihinde bakanlık tarafından onaylanmasıdır. İkinci gelişme, ilk etapta işlemleri tamamlanan 23 parselin tapularının çıkmış olması; üçüncü gelişmede OSB altyapısıyla ilgili çalışmaların başlamış olmasıdır. Aralık 2023 itibariyle, Yalvaç OSB’de şu anda verilen sözlerin henüz yerine gelmediğini, ilçenin topyekün olarak bu önemli istihdam merkezinin faaliyete geçmesine odaklanmadığı ve ne yazık ki geleceğinin belirsiz olmasına neden olan bir takım sorunların bulunduğunu görmekteyiz.

Yalvaç’ın mevcut sosyo ekonomik verilerine baktığımızda, Yalvaç OSB’nin faaliyete geçmesinin ne kadar büyük önem taşıdığı ortadadır.

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’nin uygulanmaya başlandığı 2007 yılında toplam 57.004 nüfusa sahip Yalvaç’ımızın 16 yılın sonunda 45.931 nüfusa inerken; 16 yıldaki nüfus kayıp oranımız %19,5 oldu, yani nüfusumuzun beşte birini geçen sürede kaybetmiş olduk.

Köylerimizin 16 yıllık nüfus serüveni ise adeta bir çöküşü ortaya koyuyor. 2007’de köylerimizin toplam nüfusu 36.151 iken 2022 yılı sonunda bu rakam 23.393’e indi. Toplamda 12.758 kişilik kayıp yaşayan köylerimizin 16 yıllık kayıp oranı %35,3 gibi büyük bir orana ulaştı.

Bu büyük nüfus kaybının ortaya çıkmasının en büyük nedeninin işsizlik ve ekonomik hareketsizlik olduğu herkesin malumudur.

Basit ve özet olarak, nüfus verilerinin can alıcı noktalarını şöyle özetleyebiliriz:

* YALVAÇ NÜFUSU 16 YILDA BEŞTE BİR ORANINDA AZALIRKEN, KÖY NÜFUSUMUZUN ÜÇTE BİRİNDEN FAZLASI GÖÇ ETMİŞTİR.

* YALVAÇ’IN GENÇ NÜFUS ORANI 16 YILDA %36 AZALIRKEN; YAŞLI NÜFUSU %26 ARTMIŞTIR.

* KÖYLERİMİZDE GENÇ NÜFUS ORANI 16 YILDA %53 AZALIRKEN; YAŞLI NÜFUSU %19,5 ARTMIŞTIR.

* İLÇE MERKEZİNDE GENÇ NÜFUS ORANI 16 YILDA %10 AZALIRKEN; YAŞLI NÜFUSU %45 ARTMIŞTIR.

* YALVAÇ’TAN GÖÇ EDEN 12.758 NÜFUSUN DAĞILIMININ NEREDEYSE TAMAMINA YAKINI 0-34 YAŞ ARASI GENÇ NÜFUSTAN OLMUŞTUR.

Yalvaç’taki mükellef sayısı, kurulan şirket sayısı, cirolar, vergi rakamları, sigortalı çalışan sayısı, Bağkur’a kayıtlı esnaf sayısı, işsiz sayısı gibi verileri de göz önüne aldığımızda Yalvaç’ta ekonomik kalkınma için olmazsa olmaz hususumuz, her şeyi bir kenara bırakarak Yalvaç OSB’yi faaliyete geçirmemiz, yatırımcılara arazi tahsis etme aşamasına gelme zorunluluğumuzdur.

Peki, Yalvaç OSB’nin söylediğimiz şekilde faaliyete geçmesi hususunda önündeki sorun ve zorluklar nelerdir?

– Yalvaç OSB’nin kuruluş protokolü, OSB mevzuatı, Eğirdir Gölü Koruma Planı ve çevre mevzuatı açısından yaşanan sorun, ilk ve en önemli sorundur. Bu konuda, resmi açıklama yapan tek kurum olan Yalvaç TSO’nun Başkanı Yalçın Kurucu’nun verdiği bilgiye göre, “TAHSİSE GEÇECEĞİMİZ İLK ETAPTA KARŞIMIZA EĞİRDİR GÖLÜNÜ KORUMA PLANI ÇERÇEVESİNDE İLÇEMİZ SU HA ZASINDA YER ALDIĞI İÇİN HİÇ BİR ENDÜSTRİYEL VE KİMYASAL ATIĞA SEBEP OLACAK SEKTÖRLERE İZİN VERİLMEDİĞİ GÖRÜLMÜŞTÜR.

BUNUN ÜZERİNE İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ İÇİN TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI SU YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN GÖRÜŞ İSTENMİŞ ANCAK UYGUN GÖRÜLMEMİŞTİR.” durumu mevcuttur.

Dolayısıyla, çözülmesi gereken ilk ve en önemli sorun budur. Bunun için atılması gereken yasal adımların yanı sıra, mutlaka ve mutlaka, Yalvaç’ta mevcut arıtma tesislerinin kimyasal (endüstriyel) kısmının faaliyete geçirilmesi, hem Yalvaç OSB’nin hem de dericiler sitesinin giderlerinin bu tesise bağlantısının kurularak çevre mevzuatı engelinin aşılması gereklidir. Burada da adım atması gereken kuruluş, Yalvaç Belediyesi’dir.

Yalvaç OSB’de ikinci olarak çözülmesi gereken sorun, sahiplik ve hisse dağılımı ile ilgili durumdur. Yalvaç OSB, bölgenin ekonomik kaderini etkileme potansiyeli nedeniyle Özel İdare’nin hisse sahibi olması gerekli ise de, çoğunluk hisselerinin yeniden Yalvaç’taki kuruluşlarımızda olması; OSB’nin direksiyonun 105 kilometre öteden değil yerinden kontrol edilmesi gereklidir. Bu nedenle, mevcutta %51 Isparta İl Özel İdaresi, %43 Yalvaç Belediyesi ve %6 Yalvaç TSO’daki hisse dağılımında %51’lik çoğunluğun belediyemiz ve TSO tarafından elde edilmesiyle ilgili çalışma yapılması önem taşımaktadır.

Bu sorunun çözümünün ardından, yapılması gereken ilk çalışma da, Yalvaç OSB Müdürlüğü’ nün kurulması ve gerekli insan kaynakları görevlendirmelerinin yapılmasıdır. Zira, artık Yalvaç OSB tüzel kişiliğinin resmi şekilde bakanlık ve ilgili kuruluşlar karşısında muhatap haline gelmesi zaruridir. Ve burada yapılacak görevlendirmede, liyakat, vizyon, geniş bir çevre, çalışkanlık ve gayret hususlarına dikkat edilmesinin de büyük önem taşıdığını vurgulamak gerekir.

Yeni dönemde Yalvaç Belediyesi’ni yönetecek başkanın, mesaisinin ilk gündem maddesi Yalvaç OSB olmalı ve hızlı bir biçimde altyapının kalan eksikliklerinin tamamlanması, yol ve parsellerin bir an önce kullanıma hazır hale getirilmesi gereklidir. Bunun için harcanacak her kuruşun, Yalvaç’a istihdam, kazanç ve ekonomik hareketlilik olarak dönmesi muhakkak olduğu için, tüm Yalvaç bu çalışmayı yapacak başkanının arkasında ve destekçisi olacaktır.

Yalvaç OSB’nin çözülmesi gereken sorunlarından biri de, alt bölge desteklerinden faydalanan ve sınırlarında OSB bulunan ilçelere sunulan iki alt derece teşviklerinden yararlanma hususundaki sıkıntının giderilmesi için kulis çalışması yapılmasıdır. Yalvaç, Isparta’da alt bölge desteklerinden yararlanan ilçeler arasında yer almamaktadır. Bakanlık tarafından yapılan Sosyoekonomik Gelişmişlik Endeksi (SEGE) verileri baz alınan bu sınıflandırmaya müdahale etme şansımız olmadığı için; yapılması gereken şey, OSB bulunan ilçelerin tamamının alt bölge desteklerinden yararlanan ilçeler listesine doğrudan dahil edilmesi için yönetmeliğe bir cümle eklenmesi hususunda, aynı durumdaki ilçelerle birleşerek siyasi kulis yapmaktır. Benim son incelememde, bizimle aynı durumda yüze yakın ilçenin bulunduğunu tespit ettim. Yani, sınırlarında OSB bulunup alt bölge desteklerinden yararlanan ilçe listesinde olmadığı için iki alt bölge desteklerinden yararlanamayan yüze yakın ilçeyle birlikte hareket ederek teşvik düzenlemesinin lehimize düzenlenmesini sağlamaya çalışmak bu konuda büyük önem taşımaktadır. 2. Bölgede yer aldığımız için mevcut haliyle OSB’deki yatırımcılar 3. bölge desteklerinden yararlanabilmektedir; önerdiğim düzenleme yapılabilirse, o durumda Yalvaç OSB’deki yatırımcıların 4. bölge desteklerinden faydalanmaları mümkün olabilecektir.

Bu sorunların çözümünün yanında yapılması gereken bir şey de, burada çalışacak insan kaynaklarının oluşumu için mesleki eğitim alanında atmamız gereken adımlardır. Bunun için belediye, TSO, esnaf odaları ve eğitim paydaşları ile hayırsever işbirliği ile OSB içinde bir özel meslek koleji, bir de meslek edindirme ve istiham merkezi oluşumunu gerçekleştirmemiz olmalıdır. Bunların yanında, ilçemizde faaliyet gösteren Yalvaç Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu’nun OSB Meslek Yüksekokulu haline getirilmesi ve OSB’mizde kurulacak işletmelerin ihtiyacı olan alanlara yönelik bölümler açarak katkı sunması da önemli bir katkı olacaktır. Zira, OSB’nin hayata geçirilmesinde karşılaşacağımız en önemli problemlerden biri, orada çalışma yeterliliğine sahip insan kaynağı olacaktır. Bu hususun da göz ardı edilmemesinin önem taşıdığını düşünüyorum.

Bunların yanı sıra, yapılması gereken önemli bir çalışma da, yatırımcı çekebilmek için tüm şehir paydaşlarının bir araya gelmesi, Yalvaç dışındaki Yalvaçlı işadamı, siyasetçi, bürokrat ve kanaat önderlerinin katkısıyla bir sinerji yaratılmasıdır. Ve söylediğim gibi, sadece Yalvaç Belediyesi değil, tüm şehir olarak çözülmesi gereken sorunlarımızın en başına Yalvaç OSB’nin faaliyete geçirilmesini koymalı, bu sorunu çözmeye odaklanmalı, hangi partiye yakın olursak olalım, bu sorunun çözümünde farklı görüşleri bir kenara bırakarak çalışmalıyız.

Bu noktada, seçim döneminde tabii ki, siyasetin gereği olarak bazı hususlarda sıkı polemikler yaşanacak, bunlar bazen kırıcı noktalara kadar gidebilecektir. Bunun belli bir sertlik dozajında olması işin doğası gereğidir. Ancak, unutulmaması gereken husus şudur, seçim bitince sorunlarımızla birlikte mücadele etmek zorundayız. O nedenle siyasi mücadelenin kırıcı bir dille yapılmaması, seçimden sonrası için büyük önem taşımaktadır. Eksiği, kusuru, hatayı dile getirmek mutlaka olacaktır. Ama bunu yarın iş birliği yapmamız gerektiğini unutmadan yapmak hepimiz için daha faydalı olacaktır.

İlerleyen haftalarda, buna benzer hususlarda yazmaya ve katkı sunmaya devam edeceğiz. Seçimlerin şimdiden hayırlı sonuçlar doğurmasını temenni eder, saygılar sunarım.

BÜLENT ÖZGÜL

Etiketler: » »
Share

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.