Son Dakika
Fransa’da bundan dört yıl önce meydana gelen olay nedeniyle Avrupa medyasının gündemine gelen hemşehrimiz, bu kez de Euronews aracılığıyla tekrar Avrupa’nın gündemine oturdu.
Euronews’in haberi şöyle:
“Turan Bekar, 14 Nisan 2015 akşamı, çiçekçi eşi Ayten Yalçın’ın hazırladığı buketi mezarlıkta bekleyen müşterisine götürmek için yola çıktığında 20 yıllık eşinin kendisini öldürmek için tuttuğu kiralık katille buluşacağını bilmiyordu.
Aldığı 12 bıçak darbesine rağmen hayata tutunmayı başaran Bekar’a göre cinayet teşebbüsünün arkasındaki neden eşinin olaydan iki gün önce kendisine açtığı 800 bin euroluk hayat sigortası.
Ispartalı bir ailenin merkezinde yer aldığı cinayet teşebbüsü Fransa basınında geniş yer buldu. Yaklaşık 4 yıl süren dava 28 Haziran 2019’da sonuçlandı, 4 kişi toplam 63 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Cinayet girişiminin “ana azmettiricisi” olduğu gerekçesiyle Turan Bekar’ın eşi Ayten Yalçın’a 18 yıl, “işbirlikçi” abisi Engin Yalçın’a 16 yıl, suç ortakları arasında ara buluculuk yapan Murat Civil’e 13 yıl ve cinayete teşebbüs eden “kiralık katil” Kemal Çoban’a 16 yıl hapis cezası verildi.
Fransa’nın güneydoğusunda, Cenevre sınırında yaklaşık 55 bin nüfuslu bir kasaba olan Oyonnax’ta buluştuk Turan Bekar ile. Binlerce Türk’ün yaşadığı Oyonnax yıllardır “Turan Bekar olayını” konuşuyordu. Her ne kadar Fransız basını olayın faillerinin etnik kökeninden bahsetmese de, Fransa Türk toplumu cinayet programlarına konu olan isimlerin kendi içinden çıktığını biliyordu.
Bizi tek başına yaşadığı apartman dairesinde ağırlayan Turan Bekar, “eskiden bahçeli büyük bir evimiz vardı ama bu süreçte o ev de elimizde gitti” diyerek hayatını altüst eden o geceyi anlatmaya başladı.
Fabrika işçisi olan 42 yaşındaki Bekar, aynı zamanda çiçekçi eşine yardımcı olmak için çiçek teslimatı yapıyordu.
Bekar, “o gün Ayten benden hazırladığı bir buketi müşteriye teslim etmemi ve onu, bana tarif edeceği yere götürmemi istemişti. Daha önceleri de sevdiklerine sürpriz yapmak isteyen erkeklere çiçek teslimatı yapardım. Yani şüphelenecek bir durum yoktu” diyor.
Kendisini öldürmeye çalışan Kemal Çoban’ı kent merkezindeki mezarlığın önünden alan Bekar, Çoban’ın isteği üzerine dağ yoluna girdiklerini belirtiyor:
“Müşteri yol boyunca rahatsız olduğunu söyleyerek karnını tuttu ve kimsenin olmadığı bir yerde arabayı yol kenarına çekmemi istedi. Arabadan tam ineceğinde gizlediği bıçakla bana saldırmaya başladı ve ben o an büyük bir şok yaşadım. En az 12 kez bıçaklandım, boynuma saplanan bıçağın demiri kırıldı. Kendimi savunmaya çalıştım, tek istediğim olay yerinden kaçmak ve hayatımı kurtarmaktı”.
Kanlar içinde kalan Bekar, kaçarak ormana saklandı. Bir süre sonra orman yolundan geçen araçlardan yardım istemeye karar verdi. Ancak durdurmak içini önünü kestiği araba hızla üzerine sürüldü. Otomobil Bekar’ın bacağına çarptıktan sonra bir çukura düştü. Bekar, araçta Kemal Çoban’ı ve başka birini gördüğünden emin.
Bölgeyi bilen Turan, yakınlardaki bir dağ oteline sığınmak için orman içinden yol adı. Göl kenarında bulunan otel sahiplerinden yardım istedi: “Mekan sahibi beni gördüğünde, bir ölü görmüş gibi korkmuştu ama bana yardımcı oldular ve kısa zamanda jandarma ile itfaiye ekibi geldi. Onları gördüğümde kurtulduğumu anlamıştım.” Aşırı derece kan kaybeden Turan Bekar, 100 kilometre uzaklıktaki Lyon’a helikopter ile nakledildi. Yoğun bakıma alındı.
Turan Bekar’a göre, eşi, eşinin kardeşi ve arkadaşı, 800 bin euro değerindeki hayat sigortası için böyle bir plan yaptı. Eğer kiralık katil Kemal Çoban, kendisini öldürebilseydi, 800 bin euro bu üç şahıs arasında paylaşılacaktı.
Turan Bekar daha önce hiç görmediği Çoban’ın ilk bıçak darbesinde her şeyi anladığını söylüyor: “Karnıma bıçak saplandığında, 800 bin euro için olduğunu anlamıştım, başka bir sebep olamazdı.”
Mayıs 2015’te tutuklanan Kemal Çoban, Turan’ı bıçakladığını inkar etmedi. Ancak Çoban ilk ifadesinde, Turan ile esrar ticareti yaptığını ve aralarında tartışma çıkınca onu bıçakladığını söyledi. Çoban bir süre sonra savcılığa verdiği ifadeyi değiştirdi. Suç ortaklarını ele verdi. Çünkü kendisine söz verilen paranın kalan taksitleri ödenmemişti.
Kemal Çoban, Ayten Yalçın’ın abisi Engin Yalçın ve arkadaşı Murat Civil ile, Turan Bekar’ı öldürmek için 8 bin euro karşılığında anlaştıklarını ancak olayın ardından sadece bin 300 euro alabildiğini açıkladı.
Yargı tarafından suçlu oldukları tespit edilmesine rağmen ne Ayten Yalçın ne Engin Yalçın ne de Murat Civil, Turan’ı öldürmeyi planladıklarını itiraf etti. Ayrıca hakimin kararını temyize taşımak istediklerini belirttiler.
Bekar, inşaat işçisi olan Kemal Çoban’ı hiç tanımadığını, ama Engin Yalçın ve eşi Ayten’in cinayet teşebbüsü öncesinde Murat Civil ile bir şeyleri planladıklarına şahit olduğunu söyledi. Olayın karşısında şaşkınlığını gizlemeyen Bekar, “Beni öldürmek için taksitle kiralık katil tutabilecekleri aklımın ucundan bile geçmedi.” diyor.
Çoban’ın diğer sanıklarla telefon görüşmelerinin tespit edilmesi ise Hollywood filmlerini aratmayacak bir senaryoya sahip. Çoban’ın cezaevindeki hücre arkadaşı içeri kaçak olarak bir cep telefonu soktuğunu ve çıkarken telefonu kendisine bırakabileceğini söyler. Bu teklifi kabul eden Çoban, söz konusu telefonla Engin Yalçın’ı ve Murat Civil’i arar. Paranın tamamını ister. Aksi taktirde itirafçı olmakla tehdit eder. Ancak Çoban’ın hücre arkadaşı aslında sivil polistir ve telefon görüşmeleri kayıt altına alınmaktadır.
O gece ölümden dönen ve hastanede kaldığı sürede ne eşi Ayten’in ne de çocuklarının geldiğini belirten Bekar Oyonnax Türk toplumu içinde yaşadıklarını şöyle anlatıyor:
“Murat Civil’in babası yaşadığımız bölgede Türkler arasında bilenen zengin bir fabrikatör. Bu olayın ardından insanların gözü önünde ben suçlu konuma getirildim. İnsanlar Civil ailesinden dolayı bana selam vermekten çekiniyordu. Milletimiz zenginlere yalakalık yapmaktan çekinmiyor. Onlar, suçlu oldukları halde rahat bir şekilde gezerken ben ötekileştirildim. Onlar paralarıyla herkesi satın alabileceklerini düşündüler ama para yargıyı satın almaya yeterli olmadı. Adalet yerini buldu.”
Ayten Yalçın henüz 17 yaşındayken kendisinden iki yaş büyük olan dayısının oğlu Turan Bekar ile evlendirildi ve Fransa’ya taşındı. Çift 20 yıllık evliklik hayatında birçok kez şiddetli tartışma yaşadı ve boşanmanın eşiğine geldi.
Ayten Yalçın’ın eşi tarafından fiziki şiddete maruz kaldığına dair şikayetleri takipsizlikle sonuçlandı.
Turan Bekar, kendisinin “eşine şiddet uygulayan ve esrar kaçakçısı” olarak gösterilmeye çalışıldığını savunuyor:
“O gece 12 bıçak darbesi aldım, bana arabayla çarptılar, ölümden döndüm. Ben bu insanlara ne yaptım ki anlamıyorum. Güzel bir ailemiz vardı, güzel bir evimiz vardı, her şeyimiz vardı. Ama yetmedi, Ayten daha fazlasını istedi ve en son 18 yıl hapis cezası aldı”.
Bundan sonra hayatına kaldığı yerden devam etmeye çalışacağını belirten Bekar, karar duruşmasının ardından ilk hedefini şöyle açıklıyor: “Çok fazla bir şey istemiyorum, 10 yaşındaki çok sevdiğim kızımın vekaletini almak istiyorum, o harika biri ve beni çok seviyor. Kızım bu süreçte başka bir ailenin yanına yerleştirildi. Vekaletini almak için mücadele edeceğim. Daha önce yaptığım gibi çalışıp hayatıma kaldığım yerden devam etmeyi düşünüyorum”.
Turan Bekar’ın bir de 20 yaşında oğlu var, ancak mahkemede babası aleyhinde ifade verdiği için Bekar “Oğlumun aklını çeldiler, bütün bu olanlara rağmen benim hakkımda böyle konuşması beni derinden yaraladı, kendisini affedebileceğimi düşünmüyorum” diyor.
Ancak Turan Bekar, tüm yaşananlara rağmen Oyonnax’tan ayrılmayı düşünmüyor. Her ne kadar kendisine komplo kuranların “yarım bıraktıkları işi” tamamlamasından endişe etse de, hayatını boğazına bıçak dayanan ormanın dibinde geçirmeye kararlı.
Etiketler: Fransa » gurbetçi » Turan BekarYorum yapabilmek için Giriş yapın.
BENZER HABERLER