ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ VE YALVAÇ EKONOMİSİ – 1

Özyalvaç Gazetesi’nde yayınlanan OSB haberlerini okuduktan sonra Yalvaç OSB hakkında bu güne kadar bildiklerimi yeterince dile getiremediğimi, anlatamadığımı anladım. Bu nedenle bu konuda yazılar yazmaya karar verdim. Bu ve bundan sonraki yazılarım öncekilere cevap şeklinde anlaşılmasın, bilakis amacım OSB bir an önce nasıl hayata geçer, OSB Yalvaç için neden önem arz ediyor, bu konuda bildiklerimi dilim döndüğünce anlatmaya çalışacağım.

Aynı doğalgaz da olduğu gibi OSB’nin de Yalvaç ekonomisine çok yönlü faydaları olacağına inananlardanım.

Bu dünyada en zor değişimin kafalarda oluşan ön yargıları değiştirmek olduğunu biliyoruz.

OSB’nin Yalvaç ta yatırımcılar tarafından neden tercih edildiğini veya edileceğini anlatmam gerektiğine de inanıyorum.

52 yatırımcı firma olduğuna inanılmıyor. 15 Temmuz alçak darbe girişiminden önce sürekli güncel tuttuğum yatırımcı firma listesi Yalvaç TSO’da mevcuttur. Ayrıca, Yalvaç OSB’den yazılı olarak yer talep eden yatırımcı firmalardan 12 tanesinin il ve ilçe dışından olduğunu biliyor muydunuz?

Yalvaç’ta OSB hakkında sürekli söylenenler:

Yalvaç’ta hammadde yok…

Yalvaç’ta yol yok…

Yalvaç’ta işçi yok…

Yalvaç’ta ortaklık yok…

Daha önceki kumaş, deri, tuğla vb. fabrikaların kötü örneklerinden bahsederek…

Dolayısıyla “Yalvaç’ta bir şey olmaz” cümlesinin, ne yazık ki kafalara kazınmış durumda olduğunu görüyoruz.

Bu kafaları değiştirmek oldukça zor olacaktır.

Biz bunun böyle olmadığına inananlarla yola devam etmek istiyoruz. Yalvaç için hayallerimiz var.

Tabii ki en büyük hayalimiz, Yalvaç OSB’nin hayata geçirilip fabrikaların çalıştığını görmektir.

Şimdi gelelim yoklar nasıl olacak?

Yalvaç’ta hiçbir hammadde yok diyelim…

Bu yazımda sınırlı sayıda da olsa somut örnekler vermeye çalışacağım. Vereceğim örnekler, bu işi hali hazırda yurdumuzun diğer bölgelerindeki OSB’lerde yatırımı olan firmalardır. OSB’nin ne olduğunu bilen, Yalvaç için ön fizibilitesini yapan firmalardır. Bu firmalarla bizzat ben konuştum. Dolayısıyla Yalvaç’taki bazı insanların, yukarıdaki yoklara takılıp kaldığı için bu bilgileri görebilmesi, bilebilmesi mümkün olmuyor.

1- Gaziantep’ten bir yatırımcı, “Yalvaç OSB’yi internetten, bakanlıktan duymuş, telefonla bu OSB ne zaman biter, Yalvaç OSB’den yer istiyorum. Buraya yatırım yapmak istiyorum.” diyor. “Hangi sektörde yatırım yapacaksınız? Neden Yalvaç?” dediğimizde şu cevabı veriyor: “Gaziantep’te ayçekirdeği, kabak çekirdeği, vb. kuru çerez paketleme ve pazarlama işi yapıyorum. Batı ve güney pazarlarına Gaziantep’ten ulaşmak bana çok pahalıya mal oluyor. Bu pazarlara daha kolay ulaşabilmek için Yalvaç OSB’den yer istiyorum. Ben araştırdım Yalvaç’ta ayçekirdeği yetişiyor, kabak çekirdeği zaten her yerde bulunur. Bu nedenle, Yalvaç’ın coğrafi durumu benim için çok uygun.” diyor. Kendi sektörleri açısından işçi probleminin ve faaliyetinin sorun olmayacağını düşünüyor. Tesis Yalvaç OSB’ye kurulduktan sonra kilosu falanca miktar TL’den ayçekirdeği alınacak denildiği zaman hammaddeyi bulduk mu? Batı ve güney pazarlarına gitmek için yol-ulaşım maliyeti yarıya indi mi?

2- İzmir’de konteyner imalatı yapan bir firma, müdürü de Abacılar mahallesinden hemşerimiz. Yalvaç OSB’den yer istediklerini belirtti. “Neden Yalvaç?” dediğimizde;  imalatı-yapımı tamamlanmış bir konteynerin bir araçla nakledilebildiğini bu nedenle Antalya ve Mersin’deki liman bölgelerine nakliyenin çok maliyetli olduğunu belirttiler. Oysa Yalvaç’a bir araçla gelecek hammaddeden onlarca konteyner üretilerek güney pazarlarına rahatlıkla ineceklerini, Yalvaç OSB’nin kendileri açısından uygun coğrafyada bulunduğunu, işçi konusunda bir sıkıntı yaşamayacaklarını gerekirse kendi işçilerini kendilerinin yetiştireceklerini belirttiler.

İşte size yol…

İşte size hammadde…

İşte size işçi…

Bu durumda:

Tarım ürünümüz sanayi ürününe dönüştü mü?

Üretici, işçi, çarşıdaki esnaf kazançlı mı?

Amacım, Yalvaç’ta OSB’nin yatırımcılar tarafından tercih edilerek doldurulacağına inananların sayısını çoğaltmak. OSB’ye Yalvaç’ta yaşayan herkesin ihtiyacı olduğuna inanmasına katkı sağlamak istiyorum.

Lütfen yazılarıma siyasi açıdan bakılmasın. Benim hayatta tek korktuğum şey yanlış anlaşılmamdır. Anlatmak istediğimi yazıya aktaramadığımdan olacaktır. Çünkü ben edebiyatçı değilim.

Mehmet SESLİ

Emk. Genel Sekreter – Sorumlu Emlak Danışmanı