FLAŞ… BAŞBAKANIN MEMLEKETİNE YALVAÇLI KAYMAKAM

Resmi Gazete’de bugün yayınlanan 2017/260 Sayılı İçişleri Bakanlığına Ait Atama Kararları’na göre, Başbakan Binali Yıldırım’ın memleketine bir hemşehrimiz kaymakam olarak atandı.

Alınan bilgiye göre, Erzincan Vali Yardımcılığı görevini yürüten başarılı kadın kaymakam, hemşehrimiz Hatice Bayar Özdemir, Refahiye Kaymakamlığı’na atandı.

Hemşehrimiz Hatice Bayar Özdemir’in Erzincan Vali Yardımcılığı görevini yürütürken Refahiye ilçesinden sorumlu olması nedeniyle gösterdiği başarıdan dolayı, bizzat Başbakan Yıldırım tarafından memleketine atanmasının istendiği öğrenildi.

İlçemizin göğsünü kabartan değerli hemşehrimiz Hatice Bayar Özdemir’i kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Hatice Bayar Özdemir Kimdir?

 1984’te Isparta’da doğdu. İlköğrenimini Isparta Bahçelievler İlkokulu ve Isparta Anadolu Lisesi’nde, orta öğrenimini ise Ankara Atatürk Anadolu Lisesi’nde tamamladı. 2002 yılında girdiği Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümü’ndeki lisans eğitimini 2006 yılında tamamladı. 2007 Eylül ayında açılan Kaymakam Adaylığı sınavını kazanarak 2008 yılı Mart ayında Antalya Kaymakam Adayı olarak Mülki İdare Amirliği mesleğine intisap etti. Bodrum Kaymakam Refikliği ve Söğüt, Bozüyük, Bilecik Teftiş stajlarını tamamladı. Aynı yıl içerisinde Afyonkarahisar Bayat İlçesi Kaymakam Vekilliği, 2009 yılı içerisinde Eskişehir Alpu İlçesi Kaymakam Vekilliği yaptı. 4 ay süren dil eğitimi sonrasında İngiltere Portsmouth Üniversitesi’ nde kamu yönetimi dalında yüksek lisans yaparak “Kentsel Yönetişim ve Katılım: Teori ve Pratik” konulu yüksek lisans tezini hazırladı. 95. dönem Kaymakam Adaylığı kursunu başarıyla tamamlayarak, 2011-2012 yıllarında Yozgat ili Çayıralan ilçesinde, 2012-2013 yıllarında Samsun ili Salıpazarı ilçesinde görev yaptı. Doç. Dr. Fevzi Serkan Özdemir ile evli ve bir çocuk annesi olan Kaymakam Özdemir, 2013 ile 2015 yılları arasında Malatya Yazıhan Kaymakamlığı 2015 Yılında İçişler Bakanlığı Valiler Kararnamesiyle Erzurum Valiliği’ne Vali Yardımcısı olarak atandı Mülki İdare Amirleri Atama ve Yer Değiştirmesi Kararnamesi’ne göre; Erzincan Vali Yardımcısı olan Hatice Bayar Özdemir, 21 Haziran’da da Refahiye Kaymakamlığı’na atandı.

HEMŞEHRİMİZİN DAHA ÖNCE GÖREV YAPTIĞI ERZURUM’DA KENDİSİYLE YAPILAN RÖPORTAJ:

Erzurum’un ‘Devlet Ana’sı

Röportaj: Ayşe Nur BAYRAM (www.gazetepusula.net)

Erzurum’da bayan olarak görev yapan ikinci vali yardımcısı olan Hatice Bayar Özdemir, yaşadıklarını anlattı. Kaymakamken çoğu zaman kendisine ‘kaymakam bey’ diye hitap edildiğini ifade eden Özdemir, “Kaymakam Hanım’a biraz zor alışıyorlar” dedi.

Bizler ‘Devlet Baba’yı biliriz genelde. Bu yüzden mülki idare erbabına bakış açımızı ve hitap biçimimizi hep ona göre şekillendirmişizdir. Kadınları pek görmediğimiz alanlarda gözümüzde, dilimizde yabancılık çekeriz. Peki, bir kadın olarak bulunduğunuz yerde, devletin birincil dereceden temsiliyetini sağlamak nasıl bir duygudur? Yani ‘Devlet Ana’ olabilmek. Bir anne özenini ve merhametini, idarenize yansıtabilmek ve bu uğurda kişisel tüm zevklerinizden, evinizden, eşinizden ve hele hele çocuğunuza ayırmak istediğiniz zamandan bile fedakârlık edebilmek. Zorluklarla, meşakkatle, yolculuklar ve fedakârlıklarla dolu bir ‘Devlet Ana’ hikâyesi.  Erzurum’a geçtiğimiz ay atanan Vali Yardımcısı, Hatice Bayar Özdemir’in hikâyesi…

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

1984 Isparta’da doğumluyum. İlkokul ve ortaokul öğrenimimi Isparta’da tamamladım. 2002 yılında girdiğim Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümü’ndeki lisans eğitimimi, 2006 yılında tamamladım.2007 Eylül ayında açılan Kaymakam Adaylığı sınavını kazanarak, 2008 yılı Mart ayında Antalya Kaymakam Adayı olarak Mülki İdare Amirliği mesleğine başladım. Bodrum Kaymakam Refikliği ve Söğüt, Bozüyük, Bilecik teftiş stajlarını tamamladım. Aynı yıl içerisinde Afyonkarahisar Bayat İlçesi Kaymakam Vekilliği ve 2009 yılı içerisinde Eskişehir Alpu İlçesi Kaymakam Vekilliği yaptım. 4 ay süren dil eğitimim sonrasında İngiltere Portsmouth Üniversitesi’nde kamu yönetimi dalında yüksek lisansımı tamamladım. Kaymakam Adaylığı kursunu tamamlayarak, 2011-2012 yıllarında Yozgat ili Çayıralan ilçesinde, 2012-2013 yıllarında Samsun ili Salıpazarı ilçesinde görev yaptım. 2013-2015 yılları arasında Yazıhan Kaymakamlığı görevimin ardından 28 Haziran 2015 tarihli kararname ile Erzurum Vali Yardımcılığına atandım. Bir aydır bu görevi hakkı ile yürütmeye gayret ediyorum. Evliyim, 9 aylık bir oğlum var.

Bu meslek sizin hayaliniz miydi?

Aslında hayalim değildi. Ben üniversitede okuduğum yıllarda hep bir yüksek kurula girip özellikle de yurt ışında yüksek lisans yapma hedefim var idi. Fakat son yılda özellikle mezun olduktan da sonra KPSS çalışır iken böyle bir düşüncem hasıl oldu. Bir anda ‘Kaymakamlığı istiyorum’ dedim ve sınava girdim. İşin gerçeği KPSS’de, kaymakamlığa başvurmak için gerekli olan, örneğin kamu yönetimine hiç çalışmadım. Ben İktisat Yönetimi mezunuyum ama az çok genel kültür takviyelerle o alanda yöneldim. Sonrasında ÖSYM’nin yaptığı bir sınav daha oluyor onu da geçtim ve mülakata girdim. Bize de nasipmiş, kısmetmiş.

Peki, mesleğiniz bir bayan için zor mu?

Esasen işe ne kadar gönlünüzü verdiğiniz ile ilgili başarınız veya başarısızlığınız. Eğer işinizi seviyorsanız o iş zor gelmez. Ama sevmiyorsanız zor gelir. Ben zorluğunu yaşamadım çünkü işimi seviyorum. Bayan olarak tek sıkıntı, giydiğiniz topuklu ayakkabının, topuksuz olarak yedeğini taşımak zorunda kalıyorsunuz. Onun dışında bir zorluğu yok.

Size mesleğinizde en çok destek veren kim?

Tabii ki ailem ve çalıştığım amirlerim. Bu iki nokta çok büyük destek kaynağı bizler için. Özellikle sizin işteki, hatta özel hayatınızda ki sorumluluklarınızı bir yerde eşiniz ve ailenizle de paylaşıyorsunuz. Başta mesleğe girdiğimde eşimle henüz evlenmemiştik. O noktada ailemin desteği zaten var idi. Şimdi duyuyorum bazı ailelerde, ‘Kaymakam olmasın birçok yere gidecek, doğuya gidecek, her yıl ilçe değiştirecek’ gibi sözler. Bayan için zordur diyen birçok aile biliyorum. Genelde bizim aile yapılarımızda değer yargılarımız da öncelikli meslek grubu öğretmenliktir. Özellikle kadınlar için. Çünkü bizim aile yapımızda şu düşünülür, ‘tatili var’. Ama bizim meslek öyle değil, bizim meslek gerekirse 24 saat çalışıp uykusuz kalmayı gerektirebilir. Dolayısıyla o noktada ailenizin desteği girişte de önemli, mesleği icra ederken de çok önemli. Allah’a şükür eşimle evlenmeden önce annem babam, kardeşlerim evlendikten sonra da eşimin desteği çok büyük. Eşim çok büyük fedakârlık gösteriyor. Eşim, Samsun 19 Mayıs Üniversitesi’nde öğretim üyesi. Evlendiğimizde ayrı yerlerdeydik. Çok kez gidiş-geliş yaptık.  Sonra ben yanına gittim, birebir aynı yerde olmasak da aynı yerde sayılırdı. Malatya’da çalışırken ben yine gidiş-geliş yaptım. Şu an Erzurum’dayım yine aynı durum olacak. Dolayısıyla benim için çok büyük bir fedakarlık yapıyor eşim. Oğlumuzdan ayrı olması çok ciddi fedakarlık, Allah kendisinden razı olsun. Bunun dışında çalıştığınız kurumdaki amirlerin desteği, ağabeylikleri, babalıkları onların yanımızda olduklarını hissetmek, bizim için en büyük moral motivasyon kaynağı oluyor.

Hem anne hem vali yardımcısı olmak nasıl bir duygu?

Sadece kendinden anne olmanın ne anlama geldiğini tam anlayamadım doğrusu. Annemden dolayı da, anne olmanın ne demek olduğunu bugünlerde çok daha fazla idrak ediyorum. Şu an annem bakıyor oğluma. Dolayısıyla yükümü yine annem hafifletiyor. Anne ve vali yardımcısı olmak aynı anda muhakkak biraz zor. Ama şu anda annemin çok büyük desteği ile bunu hissetmiyorum. Sağ olsun yükümü çok çok hafifletiyor. Annem gece – gündüz Allah razı olsun benim yanımda. Onlar olmasa hakikaten zor. Oğlumu özlüyorum. Öğlen araları gitmeye gayret ediyorum. bazen gidemediğimde, hissediyorum beni çok özlüyor, bende onu çok özlüyorum. Sabah giderken çok zor ayrılıyoruz, boynuma sarılıyor ‘gitme’ der gibi. Gitmemi istemiyor. Ama ona anlatmaya çalışıyorum. Oda alışacaktır inşallah.

Görenlerin tepkisi ne oluyor?

Bu zamana kadar hiçbir olumsuz tepki ile karşılaşmadım. Doğu’da çalıştım Batı’da çalıştım. Aksine teveccüh gösteriyorlar. Mesela hitap konusunda insanlar çoğu zaman ne diyeceğini bilemiyorlar. Hiç önemsediğim bir durum değil. Ben ‘Kaymakam Bey’ hitabı ile çok karşılaştım. Mahcup oluyorlar. Ama mahcup olacak bir şey değil, alışkın değil kimse, önemi de yok. Kaymakam Hanım’a biraz zor alışıyorlar. Şaşırıyorlar. Bazen ne diyeceklerini bilemiyorlar ama yadırgamıyorlar. Sizi devlet olarak gördükleri için bayanmış erkekmiş çok önemli olmuyor. İşini yapıyor olmanız vatandaş için önem arz ediyor.

Peki, mesleğinizde bayan olmanın avantajı nedir?

Evet, iletişim kurmak anlamında kadınlara da ulaşabilmek anlamında bir avantajı var. Kadınlarda daha yakın iletişim kurmak, tüm herkese ulaşabilmek. Özellikle bayanların katılmadığı bir çok toplantıya öncesinde bayanların gelmesini istiyorum ki, onlarla da görüşeyim. Önceki görev yerimde, bir proje başlatmıştık. Şimdiki büyükşehir kanunu itibari ile mahalle olan köylerin tamamına yakınını ziyaret ettik. Kadınlarla buluştuk. Kadınlarla kadınca, kadınla ilgili konuştuk. Meme kanserini, rahim ağzı kanserini, anaokulunun okul öncesi eğitimin yararını, akraba evliliğini konuştuk. 900’a yakın kadınla buluştuk. Kadın olduğum için daha kolay yaklaşabildim, onlarda kadın olduğum için teveccüh gösterip geldiler sağ olsunlar. Yani iletişim kurarken özellikle kadınların bizim hem cinsi olmamız sebebi ile daha kolay iletişim kurabildiklerini gördüm ve mutlu oldum. Çoğu zaman kadınlarımız unutulabiliyor. Çağırsak da bazen gelmiyorlar, çünkü alışkın değiller. Ama onları alıştırmaya çalışıyorduk ilçelerde. Bakalım burada nasıl bir yol izleyeceğiz.

İlk başladığınız da zorlandınız mı?

Az önce de ifade ettiğim gibi bu işi seviyor olanız her türlü zorluğu yok ediyor.

Mesleğinizde hiç unutamadığınız bir anınız var mı?

Salıpazarı’nda çalışırken bir bayram günü Cami açılışına gittim. Eşime de, ‘Benimle gelir misin, cami açılışı, içeriye girmem sıkıntı olabilir’ dedim. Çünkü biliyorum ki erkekler yoğunlukta kadınlara yer kalmayacak. Birlikte gittik, açılışı yaptık. Hep erkek, hanımları başka bir yere almışlar. Namaza giremem. Açılışı birlikte yaptığımız topluluğa dedim ki,’Ben vekaleti eşime bırakıyorum.’ Eşime bıraktım ve eşim devam ettirdi namaz kısmını. Biz sonra yemek kısmında buluştuk. Unutmadığım tek anı tabi ki bu değil. bir çok anım var. Mesleğe fiilen gerçekten ısındığım zamanlarda, Afyon Bayat’ta kaymakam vekilliği yaptığım sırada, bir emekli öğretmenimiz ziyarete geldi. Bana, ‘Hoca Hanım, Hakime Hanım, Doktor Hanım’ dedi ama bir türlü ‘Kaymakam Hanım’ diyemedi. Gülümsedim, ‘Hocam biraz daha uğraşırsanız olacak’ dedim. ‘Kusura bakmayın’ dedi mahcup oldu. ‘Yok, kusurunuzun olduğu için söylemedim, alışık olmadığınız biliyorum’ dedim. Çünkü biliyorum insanlar alışkın değil. Bir çok anım var. Keşke bu anıları yazsaydım.

Erzurum’da ikinci bayan vali yardımcısınız. Bu rakam sizce az mı?

Yanlış bilmiyorsam Ilıca’da bir ablamız kaymakamlık yapmış. Ben ikinci vali yardımcısıyım. Mülki İdare’de üç bayan Erzurum tarihinde yer almış. Türkiye genelinde, kadın Mülki İdari Amiri olarak, biz 30 kişi kadarız. 50 bayan bile değiliz. O anlamda Türkiye’nin bir çok yerinde çalıştığımızı düşünürseniz ve 91 yılından bu yana bayan kaymakam, bayan mülki idari amirinin çalıştığını düşünürseniz çok az rakam değil. Ortalamaya göre uygun. Başvuran bayan sayısı az alsında. Aileler maalesef meslek konusunda geleceklerini etkileyebiliyorlar. Özellikle öğretmenlik kız çocuğu için düşünülen bir meslek. Öğrenciler seçerken kaymakamlığı birinci öncelikli istemiyorlar herhalde. Bu noktada ailenin desteği ortaya çıkıyor.

Bu mesleği bayanlara tavsiye eder misiniz?

Eğer aile desteği varsa bayan için yapılabilir bir meslek.

Bundan sonraki hedefleriniz neler?

Akademik olarak çalışmaya gayret gösteriyorum. Hem mesleki açıdan büyüklerimizin talimatıyla, yol göstericiliğiyle, bir vali ile yakın olarak çalışmam meslekim açıdan çok ciddi bir avantajı var. Bir valinin nasıl çalışması gerektiğini, nasıl çalıştığını görüyorsunuz. Bir anlamda vali yardımcılığı staj gibi. Mesleki anlamda iyi hizmet etmek, vatandaşa ulaşabilmek hedefim. Diğer anlamda kendimle ilgili yapmaya çalıştığım, akademik bir kariyer.