Aylin Cesur: Sağlık Bitkisel Hayata Girmiştir

TBMM’de bir süredir görüşülen Sağlıkta Dönüşüm Projesi hakkındaki kanun teklifi üzerine partisi adına konuşan Milletvekili Aylin Cesur, teklifin yasalaşmasının bir hata olduğunu vurguladı.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, Sağlıkta Dönüşüm Projesi hakkında sunulan kanun teklifini görüşüldü.Tasarı hakkında İYİ Parti grubu adına konuşan Isparta Milletvekili Dr Aylin Cesur, 16 yıllık AK Parti iktidarı döneminde uygulanan sağlıkta dönüşüm projesinin bir yanlış olduğunu söyledi.

10 dakikalık konuşma süre içerisinde hazırlanan kanun teklifinin eksiklikleri konusunda tespitlerini dile getiren Milletvekili Cesur, “Sağlık alanında o kadar yanlışlar yapıldı ki, biz doktorların tabiri ile sağlık maalesef bitkisel hayata girmiştir.” dedi.

Milletvekili Cesur, sağlık alanında vatandaşa getirilen yüklerin ağırlığından söz ederken, yurt dışında sağlık tesisleri yapılması, sağlıkta şiddetin önlenmesi, sağlık çalışanlarının özlük haklarının verilmesi gibi çok sayıda konuyu da dile getirdi.

Cesur, “Sağlıkta Dönüşüm Programı’ndan derhâl vazgeçilmelidir. Bizlerin muayene, tetkik, tedavi, ilaç talebini aşırı şekilde artırarak hem vatandaşlarımızın sağlığına zarar veren hem de millî bütçemizi hırpalayan bir politika olduğunu artık kabul etmemiz gerekiyor. Vatandaşlarımızdan “muayene”, “tetkik”, “tahlil”, “ilaç” adı altında alınan 13 kalem ek ücret uygulamalarına derhâl son verilmelidir.” diye konuştu.

YANDAŞLARA RANT MI SAĞLANIYOR?

Sayıştay’ın 2017 yılına ilişkin raporu konusunda da bilgilerini paylaşan Milletvekili Aylin Cesur sözlerini şöyle sürdürdü:

“Şimdi, biraz, Sayıştayın 2017 yılı denetim raporlarına tekrar girmek istiyorum, dün de biraz bahsetmiştim. Buradaki bulgular maalesef Sağlık Bakanlığının geldiği noktayı gösteren acı örneklerle doludur. Hükûmetin verdiği kanun teklifi ile 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 2’nci maddesinin (e) ve (f) bentleri değiştirilmiştir. Buna göre (e) bendi yurt dışında sağlık kuruluşu açmak, işletmek, ortaklık kurmak ve iş birliği yapmak, sağlık ve eğitim amacına yönelik bina inşa etmek ve ettirmek; (f) bendi ise sağlık meslek eğitimi turizmine yönelik faaliyetlerde bulunmak, yurt içindeki eğitim kurumlarına yurt dışından öğrenci teminine aracılık etmek, yurt dışında eğitim kurumu açmak ve eğitim faaliyetlerinde bulunmak şeklinde düzenlenmiştir. Şimdi sağlık ve eğitim amacına yönelik yurt dışında bina inşa etmek ve ettirmek ile yurt dışında eğitim kurumu açmak ve eğitim faaliyetlerinde bulunmak düzenlemesiyle ne kastedildiğinin çok net olarak açıklanması gerektiğini ifade etmek istiyorum. Çünkü akıllara “AK PARTİ Türkiye’den sonra yandaşlarına yurt dışında da acaba rant mı sağlıyor?” sorularını akla getirmektedir.

Sözde hangi ülkelerde, kimlere, ne bina inşa ettireceksiniz?

Yurt dışında kuracağınız eğitim kurumlarına üstün liyakat sahibi hangi akraba, eş dost ve benzeri yandaşlarınızı atayacaksınız?”

BEN HAKKIMI HELAL ETMİYORUM

Şehir Hastaneleri projesinin devlete büyük bir külfet getirdiğinin altını çizen Cesur, bu düzenin Osmanlı Devleti’nin yıkılmasına neden olan kapütülasyondan hiç bir farkı olmadığını ileri sürerek, ‘Torunlarımızın bile geleceğini ipotek etmekteyiz ve bu anlayışla gelecek nesilleri de borçlandırmaktayız. 427 milyon liraya yapılacak olan bir hastane yapımı için yabancı ortaklı bir girişime 3 milyar 443 milyon lira ödeme yapılmasına müsaade edilmesi sizce nedir?

Üç yılda kendini amorti edecek bir yatırıma AK PARTİ Hükûmetinin imzasıyla devletimizin yirmi beş yıl boyunca kira vermesini ben kabul etmiyorum, yirmi iki yıl için de hakkımı helal etmiyorum. Siz ediyor musunuz?

Eğer siz ediyorsanız sizi bu salona getiren milletimiz size hakkını helal etmeyecektir. Bu, milletimizin üzerinde büyük bir kamburdur ve devlete atılan -genel kuruldan özür diliyorum ama- bir kazıktır ve bu da kabul edilemez.” dedi.

ISPARTA’DAN ÖRNEK VERDİ

Sağlıkta gelinen durumun vahim bir tablo olduğunu işaret eden Cesur, “Ben Isparta’da Senirkent’te, Yenişarbademli’de ağlayan vatandaşlar görüyorum çünkü 98 yılında Yenişarbademli’de, Isparta’nın merkezine iki buçuk saat olan ilçede 8 doktor çalışırken, içlerinde uzman doktorların da olduğu, bugün sadece 1 doktor var. Ve Senirkent’te uzman doktor yok. En ufak bir şey için hastalar-herhangi bir raporlu ilaç alabilmek için bile-Isparta Şehir Hastanesine gelip iki üç gün orada otelde kalmak zorunda kaldıklarını, sıra bekledikleri için, tetkikleri tamamlamak için çok mağdur olduklarını söylüyorlar. En son Senirkent üzüm festivalinde, sayın iktidar partisi vekilimizin de olduğu bir ortamda bunu dile getirdim ve Senirkent’e yeniden uzman doktor istedim. Oradaki 3 bin kişilik Senirkentli vatandaşlarımızın hepsi gerçekten çok müthiş tepki gösterdiler. Yani şunu demek istiyorum: Bir şey yaparken, başka bir şeyi, daha önce iyi olmayan bir şeyleri bozmadan yapmaya çalışalım. Ve oradaki vatandaşlarımızın seslerine kulak verelim.” diyerek konuşmasını tamamladı.