Son Dakika
Emhal Besi Çiftliğine bayan eleman aranıyor
Yalvaç’ın üreten ve üretken markası: DURUTÜRK
ELBENGİLİ PVC-Alüminyum-İnşaat’tan BAYRAM TEBRİKİ
Yalvaç’ta perde, tül ve nevresimin adresi: ERTEN…
Yalvaç’ta 15 yıldır el yapımı PİZZA’nın tek adresi: Dr. Pizza…
Yalvaç’ın kazanma ustası 10. seçiminden %95’le galip çıktı
“Bizans’ı yıkan savaşlar, salgın hastalıklar, deprem ve zelzeleler değil, cahil bırakılmış halk ve cahil halkın seçtiği liyakatsiz yöneticiler ve bu yöneticilerin rüşvet, torpil ve iltimasla iş yapmaları” deyip dert yanan bir Bizans kronikçisi insanlıkla ve uygarlıklarla ilgili büyük bir sorunu da açık bir şekilde ortaya koymuştur. Uygarlıkların ve devletlerin yıkılıp yok olma sebepleri incelendiğinde, en büyük sebebin cehaletten kaynaklandığı görülür. Bütün diğer felaketleri yaratan ve tetikleyen de cehalettir. Cehalet, salgın hastalıklardan daha hızlı yayılma yeteneğine sahip, deprem ve savaşlardan daha kalıcı yıkımlar meydana getirebilmektedir. Cahil bırakılmış bir topluma her şey yaptırılır. Bundan dolayı toplumları yönetenler daha da güçlenmek istediklerinde cehaleti, tabandan tavana kadar toplumların her katmanına harç yaparlar ve cehalet silahını rakiplerine karşı kullanmak üzere her zaman hazır bulundururlar. Cehalet okuryazar olmamak değildir. Günümüz cahillerinin üçte ikisi diplomalı ve isminin önünde akademik titıl bulunanlardan oluşmaktadır. Eğer verilen eğitim pozitif bilimlerden, felsefe ve mantıktan uzaksa ne kadar eğitilirse eğitilsin insanlar cehaletten ve hurafelerden kurtulamazlar.
Antik Dönemde, halk arasında bir sınıf farkı yani kast sistemi bulunmasından dolayı, alt sınıflardaki halkın cehaleti, devleti ya da o uygarlığı çok etkilemezdi. Roma Devleti’ni kendi çıkarları doğrultusunda şekillendiren Julius Caesar’la birlikte, fark edilen cehaletin gücü sonraki bütün yöneticiler tarafından da kullanılmıştır. Sezar, köklü, eğitimli ve zengin Roma ailelerinin mallarına el koyarak ortadan kaldırmış, onların yerine alt tabakada bulunan okuryazar bile olmayan cahillerden yeni zengin bir sınıf oluşturmuştur. Devlet kademelerinde yetkilendirdiği bu sonradan görme insanları, kendi çıkarları doğrultusunda istediği gibi yönlendirmiştir. Böylece tek adam olma gücüne kavuşan Sezar diktatörleşmişti. Zenginleştirdiği sınıf dışındaki halklar ise eski yokluk, perişanlık ve hastalık günlerini yaşamaya devam ettiler. Roma İmparatorluğu’nda sivil yöneticilerin yerini, sadece savaşmayı bilen cahil askeri yöneticiler almaya başlayınca, Roma İmparatorluğu’nun çöküşü oldukça hızlandı. Yönetici cahil, halk cahil, oldu mu sonuç her zaman yıkım olur. Böyle cehalet ortamlarında; falcılar, büyücüler ve umut tacirleri rağbet görür, hurafeler toplumları yönlendiren din kurallarına dönüşür. Sahte peygamberler ortaya çıkar ve ahlaktan yoksun sapkın tarikatlar ve şeyhler kurtuluşun arandığı ocaklar olur. Buna en güzel örnek, MS 2. yy’da Roma İmparatorluğu yönetimindeki Anadolu’nun İnebolu’sunda (Abonuteikhos) ortaya çıkan ve neredeyse yüz yıl devam eden “Glykon Kültüdür”. Cehalet, insanları akıl, mantık ve pozitif bilimden uzaklaştırır, korku ve sahte güzellikleri vadeden kurnaz kötülerin eline düşürür. MS 9. yy’da Hıristiyanlığın, geçmişin klasik kültüründen uzaklaştırılıp Kilisenin ve cahil din adamlarının tekeline bırakılmasıyla ortaya çıkan Orta Çağ karanlığı, yüzyıllarca insanlara büyük acılar yaşattı. Uygarlıkların geçmişlerindeki, sayısız cehalet örneklerini yazmaya hiçbir şey yetmez. Kısacası, Sezar’ın ve ardıllarının ahlak kaygısı taşımadan oluşturdukları yönetim biçimini, “Prens” kitabıyla formüle eden Niccolo Machiavelli (1469 –1527), hala cahil yöneticilerin rehber kitabı olarak kullanılmaktadır.
Cehalet bu gün dünyaya tekrar egemen oldu. Bu günkü cehaletin geçmiştekilerinden çok büyük bir de farkı var. Bir tek düğmeyle bütün evreni yok edilebilecek bir teknolojiye sahip cehalet. Cehalet, atmosfere kadar yükselmiş olduğundan, insanların cahil olduklarını fark etmeleri de imkânsızlaşmış durumda. Bundan dolayı insanları ve bütün canlıları kan, gözyaşı ve acılar bekliyor.
“Bizans’ı cehalet yıktı” diye yazan kronikçiler yaşasaydı, Osmanlı İmparatorluğu’nu ve daha birçok devleti de cehaletin yıktığını ve daha birçok uygarlığı da yıkacağını yazarlardı.
Cehaletle ilgili ne yazsak boşuna; Einstein, güzel özetlemiş: “Cahil olmak güzel bir şey, her şeyi bildiğini sanıyorsun”…
Etiketler: Özyalvaç » Prof.Dr. Mehmet ÖzhanlıYorum yapabilmek için Giriş yapın.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
30 Ağustos 2024 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler
24 Ağustos 2024 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler
30 Nisan 2024 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler
25 Nisan 2024 Köşe Yazıları, Kültür Sanat, Tüm Manşetler