logo

reklam

Özyalvaç Gazetesi Arşivinden (Mayıs-Haziran 1970)

Türkiye Barolar Birliği Başkanı ilçemizde

Özel bir işi için ilçemize gelen Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Faruk Erem, Yalvaç’lı avukatlarla mesleki konularda hasbihal etmiş, çalışmaları hakkında da “Hukukçu olarak çalışmalarımız müspet yoldadır” demiştir.

İşlerini bitirdikten sonra ilçemizi gezme fırsatı bulan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erem, “Yalvaç’ı çok beğendim. İlk fırsatta tekrar geleceğim” demiş ve ilçemizden memnun bir şekilde ayrılmıştır. (18 Mayıs 1970, Sayı: 66)

 

Yalvaç Belediye Başkanlığından

Belediye Encümeninin 20/11/1968 tarih 426 sayılı kararı ile tesbit edilen şehirler arası motorlu nakil vasıtaları binit ücretleri aşağıdadır.

Nakliyeci ve yazıhanecilerin buna göre binit ücreti almaları ve müşterilerin buna göre ücret vermeleri ilân olunur.

Yalvaç Belediye Başkanlığı

Gideceği Yer              Binit Ücreti

Yalvaç – Ankara         20.- Lira

Yalvaç – İstanbul        30.- Lira

Yalvaç – İzmir             20.- Lira

Yalvaç – Konya          10.- Lira

Yalvaç – Isparta            7.- Lira

Yalvaç – Gelendost       3.- Lira

Yalvaç – Eğirdir            5.- Lira

Yalvaç – Ş.Karaağaç     3.- Lira

Yalvaç – Beyşehir         5.- Lira

Yalvaç – Akşehir           6.-  Lira

Yalvaç – Senirkent        4.- Lira

Yalvaç – Uluborlu         5.- Lira

Yalvaç – Keçiborlu       7.- Lira

 

Başarılı Öğrenciler

İlçemiz okullarında 1969-1970 öğrenim yılının kapanmasıyla yaz dönemi sınavları başlamıştır. Öte yandan ara sınıf öğrencileri de karnelerini almışlardır.

Yalvaç Atatürk Lisesi’nde bu ders yılı geçen yıllara nazaran başarı oranında bir düşüş görüldüğü, düşüşün öğretmen kadrosunun yetersizliğinden ileri geldiği söylenmektedir.

Atatürk Lisesi’nde sadece üç öğrenci teşekküre layık görülmüştür. Buna göre, 4/D Sınıfından 300 No.lu Vicdan Öztürk, 912 No.lu Tülin Berkün, 970 No. lu Yunus Çevik.

Yalvaç Kız Sanat Ortaokulu’nda ise takdire ikinci defa layık olan 1/A Sınıfından Zehra Ergün adlı öğrenci iftiharla sınıfını geçmiştir. Diğer başarılı öğrenciler şunlardır: 1/A Sınıfından 38 No. lu Zümray Aksoy, 4 No.lu Üzüfe Aydoğmuş, 1/B Sınıfından Lütfiye Dayıoğlu teşekkürname almışlardır.

Başarılı öğrencileri, velileri ve öğretmenlerini tebrik eder başarılarının devamını dileriz. (15 Haziran 1970, Sayı: 70)

 

Belediye Dinlenme Parkı Faaliyete Geçti

Uzun süredir bakımsız olan Yıldız Sineması yanındaki Belediye Parkı, bu yıl Yalvaç Belediyesi tarafından restore edilerek hizmete açılmıştır.

Halkımızın dinlenme ve eğlenme ihtiyacını büyük ölçüde gidermiye çalışan Belediyenin dinlenme parkını Hayri Demirli ve Yılmaz Bektaş işletmeye açmışlardır.

İyi bir eğlenme ve dinlenme şartlarına sahip olan park, halkımız tarafından büyük ilgi görmüştür. (22 Haziran 1970, Sayı: 71)

 

YER ALTI WC’si YAPILIYOR

İlçemiz Belediyesi Çarşı içerisinde, tahıl pazarının bulunduğu mevkide bir yer altı yüznumarası yaptırılacaktır.

Yapılması için hazırlıklarına başlanan yer altı yüznumarasının önümüzdeki günlerde inşaatına başlanacağı bildirilmiştir. (8 Haziran 1970, Sayı: 69)

 

Öğretmen Okuluna Giriş Sınavı Yapıldı

Isparta-Gönen İlköğretmen Okulu’na giriş sınavı, dün saat 9.00’da Isparta Zafer İlkokulu’nda yapılmıştır.

Saat 09.00’da başlayıp 13.30’da sona eren sınava 226 öğrenci adayı katılmıştır. Yazılı olarak yapılan sınavın sonuçları kısa zamanda Gönen İlköğretmen Okulu Müdürlüğü’ne gönderilecek, duyurulacak ve başarı gösterenlerin okula kayıt işlemleri yapılacaktır. (1 Haziran 1970,Sayı: 68)

 

D O Ğ U M

İlçemiz Halk Bankası memurlarından Durmuş Keskinkılınç’ın bir kız çocuğu doğmuştur.

Nesrin adı verilen yavruya uzun ömürler dileriz. (15 Haziran 1970)

 

YALVAÇ TARİHİ

Yazan: Muzaffer Tütüncü-İlker Süer

Yalvaç’ın Endüstri ve Ekonomi alanındaki başarılarından biri de Kaş Mahallesinde NUH BAYHAN ve Ortakları ile kurulan İplik Fabrikasıdır ki, bu kuruluştan da bahsetmek yerinde olur. Bu fabrika birkaç yüz kişiyi barındırabilecek kapasitede idi. Deri ve kösele fabrikasının kapanış yıllarında bu iplik fabrikası da kapanmıştır. Bu fabrikanın bütün makine ve parçaları İstanbul’a nakledilmiştir.

Şayet her iki fabrika da çeşitli nedenlerle kapatılmamış olsa idi bugün daha ilerliyecek, kuruluş şekilleri genişliyecek, böylece endüstri alanında ilerleyecek olan Yalvaç’ın ekonomik gelişmesine büyük katkılar sunacak, iş arayan ve iş bulmak üzere ilçe dışına giden vatandaşlarımız buralarda rahatlıkla çalışarak başka başka yerlere gitmek lüzumunu bile hissetmeyeceklerdi.

Deri ve Kösele Fabrikası (Şirket) Yalvaç’da faaliyetini durdurunca, orada çalışmış olan işçiler ve bir kısım halk Pazar Aşağı, Eski ve Müderris Mahalleleri arasında bugün DEBBAĞHANE dediğimiz tabaklıkla meşgul olanların böylece sayıları çoğalmış ve adeta bir pazar halinde çalışarak her haftanın Salı günleri burada Pazar kurulur, dahildeki alıcılarla dolup taşmaktaydı. Çalışmalarını sür’atle ilerleten debbağlar nerede ise deri ve kösele fabrikasını aratmıyacak duruma getirmişlerdir. Halkımızın çoğu tabaklık ve ayakkabıcılıkla uğraşırdı. Ne yazık ki o yıllarda gelişen lastik ve kauçuk sanayinin getirdiği rekabet, Yalvaç’taki bu sanat kolunun gerilemesine sebep oldu. Bugün Hisar dediğimiz mevkie milattan evvel 500 yıllarında gelip yerleşen Rum’lar dahi dericilikle uğraşmışlar ve büyük ilerlemeler kaydetmişlerdi. Demek ki bu topraklarda zamanımızdan 2400-2500 sene önce de dericilik yapıldığını görüyoruz.

Bu kadar eski bir maziye sahip olan dericiliğin Yalvaç’da ileri bir duruma getirilmesi şayanı arzudur. Çok eski yıllardan beri dericilik sanatının ilerlemesine tek sebeb şehir içinden geçen sel çayı suyunun deri işlemedeki özelliklere sahip oluşudur. Bugün sel çayı dediğimiz bu akar suyun adı ANTHOS idi ve adeta bir nehir halinde akmaktaydı. PİSİDİA ANTİOCHİA şehri sakinleri bu akar sudan her kolda büyük faydalar sağlamışlar, hem dericilik sanatında ve hem de pirinçlik sahalarında kullanmışlardır. (Yalvaç’ın eski tarihi I. Bölüme bakınız)

Yüzlerce dükkanı bulunan debbağhaneden bir sene içinde 250 bin yerli sığır ve manda derisi ile 250 – 300 bin kıl keçi derisi ve 100 bin koyun derisi işlendiği ilgililer tarafından açıklanmıştır. Bundan on sene önce debbağhanede işlenen deriler piyasaya sürülür ve tutulurdu. Elektrik enerjisi gelmeden önce deriler çok iptidai usul ve aletlerle işlemekteydi. Elektrik enerjisi bu sanat koluna da girince debbağlara da geniş çalışma imkanları sağlanmış oldu.  (25 Mayıs 1970, Sayı: 67)

Etiketler: » »
Share

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.