logo

reklam

Salur’da üretilen manda sütü şifa kaynağı

İlçemizin kıymeti az bilinen ve üzerinde yatırım yapılması halinde ciddi bir pazarı olan manda (camuz) sütü ve bu sütten üretilen yoğurt, kaymak, peynir gibi ürünler, giderek popülerliğini arttıran ürünler olarak adından söz ettiriyor.

Ulusal medya ve sosyal medya kaynaklarında da zaman zaman kendine yer bulan manda sütün, faydaları bitmeyen bir şifa kaynağı olarak görülüyor.

Nedir manda sütü ve faydaları, sizin için araştırdık.

İşte manda sütünün faydaları:

Manda ülkemizde “camış” olarak da bilinen, sulak yerlerde yaşayan ve sürekli otlayan bir hayvandır. Bu sebeple de sütündeki besin değeri çok fazladır. Hem sütündeki besin değerinin fazlalığı hem de ülkemizde ve dünyada neslinin tükenmekte oluşu manda sütü ve ürünlerini çok daha değerli kılmaktadır.

İnek ve keçi sütüne oranla iki kat fazla kalsiyum ve protein içeren manda sütü ve ürünlerinde A ve E vitaminine dönüşen öncü maddeler de daha fazladır. Manda sütü diğer sütlere göre daha beyaz renktedir. Bunun sebebi de manda sütü içerisinde bulunan karotenin maddesidir. Manda sütünün faydaları manda sütünden yapılan yoğurt, kaymak, peynir ve ayran için de geçerlidir.

Manda sulak yerde yaşayan ve sürekli otlayan bir hayvandır. Bu nedenle, manda sütünün değeri diğer sütlere oranla çok daha fazladır.  Sütün zenginliği yalnızca tadında değil, aynı zamanda içeriğindedir.

Manda sütünün vitamin, mineral ve protein miktarı diğer sütlere oranla daha fazladır. Günde bir bardak içildiği takdirde, vücudun besin ihtiyacının önemli bölümünü karşılayabiliyor. Özellikle çocuklar ve yaşlılar için çok besleyici olan manda sütünde laktoz yani süt şekeri oranı da inek sütüne ve diğer sütlere göre daha düşük. Bu anlamda, manda sütü laktoza alerjisi olan insanlar için de bir alternatif niteliğinde.

Manda sütünde diğer sütlere oranla iki kat fazla yağ bulunmaktadır. Bu sayede, vücuttaki enerji miktarını iki katına çıkarma özelliği gösteren manda sütü pek çok enerji içeceğinin de alternatifi konumunda. Ortalama yüzde 6 oranında yağ barındıran manda sütü, yağda eriyen vitamin yönünden de oldukça zengin durumda. A vitamini zengini olan manda sütü, gelişmekte olan çocukların bulunmaz nimet.

Manda sütünün tüm bu özellikleri, manda sütünden üretilen diğer süt ürünlerine de yansıyor. Manda sütünden yapılan yoğurt, kaymak, peynir ve ayranın da kendine özgü faydaları bulunuyor. Manda sütünden yapılan bu ürünlere asıl lezzetini yağ asitleri veriyor.

Manda sütünün diğer sütlere göre daha beyaz renkte olmasının nedeni, mandalardaki karotenin A vitaminine dönüşüm oranının daha yüksek olmasıdır. Sadece sütü değil, manda yoğurdu, manda kaymağı ve manda peyniri de emsallerine göre daha beyaz renktedir. Bu nedenle, kahve ve süt tozu üreticileri de inek sütü yerine manda sütünü tercih eder.

Manda sütü ve yoğurdunun kıvamı inek sütü ve yoğurduna göre daha yoğundur. Bir inek günde 30 kilograma yakın süt verirken, mandadan alınan günlük süt miktarı 5-6 kilogram arasında.

 

Daha Sağlıklı, Daha Besleyici

Sağlıklı beslenme konusu açıldığında mutlaka kendisinden bahsettiren süt, gelişim çağındaki çocuklar başta olmak üzere herkesin beslenme rutini içinde bulunmalı. Bununla birlikte inek sütü içinde yüksek oranda bulunan laktoz, laktoz intoleransı olan kişilerde aşırı şişkinlik ve mide bulantısı gibi sindirim sorunları yaratır. Manda sütünde laktoz oranı inek sütüne kıyasla hayli düşük. Bu sebeple alerjik reaksiyon gibi sorunlara yol açmayan manda sütü, herkes tarafından rahatlıkla tüketilebilir özelliklerdedir.

Farklı tür hayvanlardan elde edilen sütler arasında karşılaştırma yapıldığında manda sütünün sadece düşük oranda laktoz içermesiyle değil, diğer pek çok bakımdan üstün olduğu görülmekte.

Az süt veren mandanın süt verimi düşük fakat süt kalitesi son derece yüksektir. Manda sütünün kolesterol içeriği inek sütüne göre 2.5 kat daha az. Yaklaşık % 6 oranında yağ içeren ve inek sütüne kıyasla daha yüksek oranda vitamin ve protein içeren Manda Sütünün sadece bir bardağı, vücudun günlük olarak ihtiyaç duyduğu besin öğelerinin çok büyük bölümünü karşılar. Bu sebeple kahvaltıda bir bardak manda sütü içmek, güne enerjik bir başlangıç yapmak anlamına geliyor.

Manda sütü kadar manda sütünden elde edilen yoğurt, kaymak ve peynir çeşitleri de özel lezzetlere sahip. Benzersiz lezzetiyle yöresel tatlar içinde ayrıcalıklı yerde konumlanan Afyon kaymağının lezzet sırrı manda sütüdür. Eklendiği yemeklerde lezzetin dozunu arttırmasıyla meşhur mozzarella peyniri de bu ününü manda sütüne borçlu.

Besin öğesi bakımından zengin olması manda sütünü, organizmanın farklı birçok sistemi için yararlı kılıyor. İçeriğindeki B12 vitamini sayesinde sinir hücreleri ve kan hücreleri üzerinde de görülmektedir. Sinir hücrelerinin düzenli çalışması için hayati nitelikteki B12 vitamini ayrıca yeterli miktarda ve kaliteli kan hücresi üretimini sağlar.

Bağışıklık sistemini güçlendirici etkiye sahip manda sütü, vücudun hastalıklara karşı direnç kazanmasına sağlar. Antioksidan olması ve yüksek miktarda E vitamini içermesi manda sütünü kalp hastalıkları ve kansere karşı koruyucu kılmaktadır.

 

Kemik Erimesine Karşı En Güçlü Silah

Özellikle kadınlarda yaşlılık döneminin kâbusu olan kemik erimesi için çocukluk çağından itibaren önlem almak gerekiyor.

Yüksek oranda proteinle beraber, kalsiyum, fosfor ve demir içeren manda sütü, kemik gelişimi ve sağlığında önemli etkilere sahip. Kadınlarda ileri yaşlarda görülen kemik erimesi sorununun önüne geçmek için erken yaşlardan itibaren yeterli miktarda manda sütü tüketiminde fayda var. Bu sebeple gelişim çağındaki çocukların beslenmesi manda sütüyle desteklenmeli.

 

Manda Sütünün Faydaları Nelerdir?

  • Vitamin ve protein zenginidir. Diğer sütlere oranla, yüzde 58 daha fazla kalsiyum, yüzde 40 daha fazla protein içerir.
  • Protein verimlilik oranı fazladır.
  • Mineral zenginidir. Kalsiyum, demir ve fosfor oranı diğer sütlerden kat kat fazladır.
  • Yağ miktarı fazla olduğundan verdiği enerji miktarı da diğer sütlere oranla daha fazladır. Diğer sütlere oranla 2 kat fazla yağlıdır, bu da manda sütünün vücuda 2 kat fazla enerji vermesi anlamına gelir.
  • Yağı fazla da olsa, kolesterolü yok denecek kadar az miktardadır. Diğer sütlere göre kolesterol değeri 3,14 mg/g azdır.
  • Doğal antioksidan kaynağı olan, E vitaminin de öncü maddesi niteliğindeki alfa tokoferol miktarı ve peroksidaz aktivitesi fazladır. Bu da, manda sütünden üretilen tüm ürünlerin kalp hastalıklarına ve kansere faydalı olmasını sağlar.
  • İmmunoglobulin, laktoferin, lisozim ve laktoperoksidaz gibi çeşitli biyokoruyucu maddeleri daha fazla içerdiğinden, özel diyetler için daha uygundur. Ayrıca bu durum, manda sütünü daha sağlıklı bir besin haline getirir.
  • Manda sütünden elde edilen yoğurt antibiyotik niteliğindedir.
  • Manda sütünden yapılan yoğurtta yüksek oranda B12 vitamini içerir. Kırmızı et yemeyenler ve vejetaryenler için sağlıklı bir alternatiftir.
  • Manda sütünden yapılan yoğurtta, magnezyum, çinko ve B2 vitamini bol olduğundan kalp ve kanser hastalıklarına karşı koruma sağlar. Özellikle kalın bağırsak kanseri riskini azalttığı söylenir.
  • Mide rahatsızlıklarının şikayetlerini azaltır.
  • Manda yoğurdunun mayalandırılması esnasında içindeki laktoz karbonhidratları parçalanır; bu durum sindirimi kolaylaştırır. Laktik asit bakterilerinin ürettiği antibiyotik ve antimikrobiyal maddeler bağışıklık sistemini güçlendirir.
  • Manda sütünden yapılan mozarella, çocuk gelişimine katkı sağlar.
  • Çok besleyicidir.
  • Kemik erimesini önler ya da yavaşlatır.
  • Yaşlanmayı geciktirir.
  • Afrodizyak etkisi gösterir ve cinsel gücü artırır.
  • Kilo vermeye ve düzenli uyku uyumaya yardım eder.
  • Fayda açısından, sütler arasında anne sütüne en benzeyeni manda sütüdür. Bu nedenle, bebekler ve çocuklar için de faydalıdır.
  • Laktoz oranı da inek sütüne ve diğer sütlere göre daha düşük olduğundan, laktoza alerjisi olanlar için alternatif bir süttür.

 

Manda Yoğurdunun Kansere Etkisi

Özellikle son yıllarda manda yoğurdunun kansere etkisiyle ilgili birçok araştırma sonucunun yayınlandığını görüyoruz. Bunlardan biri de Afyon Kocatepe Üniversitesi Veteriner Fakültesi öğretim üyesi ve Veteriner Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. İbrahim Demirkan öncülüğündeki 9 kişilik ekibin 2009 yılından bu yana yürüttüğü proje ile manda yoğurdunun kalın bağırsak kanserini önemli oranda önlediğini ortaya koydukları çalışmadır. İki yıl boyunca yapılan araştırmalar neticesinde manda yoğurdunun kalın bağırsak kanser riskini %80 oranında azalttığı görülmüştür.Tabi ki kanseri tetikleyen birçok etken vardır ve kanseri önlemek için manda yoğurdu tek başına etkili olmayabilir. Ancak hem manda yoğurdunun besin değeri düşünüldüğünde hem de içeriğindeki probiyotikler düşünüldüğünde manda yoğurdunun çok etkili bir besin olduğu unutulmamalıdır. Sağlıklı beslenmek için manda yoğurdunu tüketmenin birçok faydası olduğundan daha önce de bahsetmiştik.

 

Manda Yoğurdunun Hazırlanışı, Tarifi

Manda sütünü 10 dakika boyunca kısık ateşte kaynatalım. Kaynama esnasında sürekli karıştıralım. Kaynamadan sonra kıvama gelen sütün içine her 1 litre için 1 tatlı kaşığı katı yoğurt ekleyelim. Yoğurt ilavesinden sonra birkaç kez karıştıralım. Ardından tencerenin kapağını kapatalım ve son olarak da bir bezle tencereyi saralım. Bu şekilde oda sıcaklığında en az 4 saat bekletelim ve bu süre sonunda tenceremizi buzdolabına koyalım. Hazırlanan manda yoğurdunu 24 saat sonra tüketebilirsiniz. Afiyet olsun.

 

Peki manda yetiştiriciliği nasıl bir iştir? Bakımı ve emeği çok olan mandanın kazancı da çok. Biraz da manda yetiştiriciliğine bakalım:

 

MANDALARDA BAKIM VE BESLEME

Türkiye’de ikiyüzbinden fazla manda bulunuyor. Mandanın et verimi yanında süt verimi çok önemlidir. Derisi kaliteli kösele yapımında kullanılır. Hastalıklara dayanıklıdır. Kaba ve kalitesiz yemleri çok iyi değerlendirir. Kolay yetişen, kolay beslenen ve kârlı üretim sağlayan bu hayvanı yakından tanıyacağız. İyi bir bakım ve beslemenin nasıl olacağını anlatacağız.

İŞTAHLI HAYVANDIR

Manda yiyecek seçmez. Ne verirseniz yer. Meradan severek yararlanır. Yazın gölet kenarlarında, dere kenarlarında sazlık kamışlık yerlerdeki sert otları kolayca yer.

Kışın da hem kolay hem ucuza beslenir. İyi kalite olmasa bile kuru otları, korunga, mısır sapı, arpabuğday sapı ve saman gibi ucuz ve basit yemleri kolayca yer.

Selüloz dediğimiz sert maddesi fazla olan, katı yemleri sever. Yumuşak yemlerden hoşlanmaz. Karnının doyabilmesi için ille de sert yiyecekler ister.

SALDIM ÇAYIRA
Mandalar merada çok rahat ederler. Çeşitli bitkileri yerler, açık havada serbestçe gezinebilirler, sıcakta batağa ve suya girip serinlerler. O nedenle merada besleme çok ekonomik ve kolay olur.

GEBE MANDA
Gebe manda, gebeliğin son iki ayına kadar diğer mandalar gibi beslenir. Son iki ayda günlük olarak 2 kilo kesif yem verilir. Kaba yemlerin de kaliteli olanları yedirilir. Gebeliğin son dönemlerinde kaliteli kaba yem verilmelidir.

GEBE MANDA MER’AYA ÇIKABİLİR
Merada serbestçe gezebildiği için, güneşten yararlandığı için, taze ve çeşitli otlar bulabildiği için gebe mandayı meraya çıkarmak çok yararlıdır. Mera fakir ise, mera dönüşü kesif yem ile takviye edilir.

BOZUK GIDA
Gebe hayvanlar için çürümüş, bozulmuş, küflenmiş yemler çok tehlikelidir. Donmuş, soğuk, çamurlu yemler de zararlıdır. Ananın yavru atmasına neden olurlar.

SAĞMAL MANDA
Yazın sağmal mandalar besin ihtiyacını meradan karşılar. Mera yeterli değilse, sağım sırasında süt yemi verilerek desteklenir.

Manda sütü çok yağlı olur. Bu sütün yapılabilmesi için mandanın yeterli besini alması gerekir. Manda sütünde yağ oranı yüzde 6-13 arasındadır. Ortalama yüzde 8 yağ vardır. 1 kilo süt için 700 gram süt yemi vermelidir. Yani 6 kilo süt veren bir mandaya 4 kilo 200 gram süt yemi verilir.

Karma yem hazırlanırken yüzde 1-1,5 kadar mermer tozu ile yüzde 1 oranında tuz ilave edilir.

SU YOK, MANDA YOK
Manda su ile yaşar. Derisi siyah ve kalın olduğu için yazın vücut ısısı çok yükselir, hemen serinlemek ister. Onun için mutlaka göl, gölet, dere, bataklık gibi bir ortam arar. Orada dinlenir, serinler, rahatlar. Su olmayan yerlerde manda yetiştiriciliği yapılamaz. Su olmayan yerlerde yapay gölet v.b. yapılar oluşturularak manda yetiştiriciliği yapılabilir.

Manda sütünden krema ve lüle kaymağı üretildiği için diğer sütlere tercih edilir. Sütün rengi beyaz olduğundan, süt mamullerinde sıkça kullanılır. Bu konuda manda sütü inek sütünden daha ekonomiktir.

Ülkemizde mandalar 240 – 250 gün sağılır. Bir süt verimi döneminde (Laktasyon) ortalama 1000-1100 kg süt verir. Düşük süt verimli hayvanlara döl verme şansı tanımamalı, yani elemeliyiz. Bu sayede yeni doğan yavrulardan daha yüksek süt verimi alabiliriz.

Mandanın süt verimi 3. laktasyona kadar artar ve 6-7nci laktasyona kadar aynı seviyede kalır. Daha sonra giderek azalır.

Mandalar sürekli olarak günde iki kere sağılamaz. Çünkü sütü azdır, günde bir kere sağmak yeterli olur.

Sağım daima aynı yerde yapılmalıdır. Manda çevreden etkilenen hassas bir hayvandır, sağım esnasında rahatsız edilmemesi gerekir. Mandaların makine ile sağımı mümkündür. İlkine malaklayan mandalar biraz sabır gösterildiğinde makineli sağıma alıştırılabilir.

Makine ile sağımın faydaları:
1- Makine ile yapılan sağımdan daha fazla süt elde edilir.
2- Meme başları aynı şekilde gelişir.
3- Süt verim kayıtları daha sağlıklı tutulur.
4- Sağım süresi daha kısa olur.
5- İş gücünden tasarruf edilir.
6- Daha temiz süt elde edilir.

NEDEN ET HAYVANI ?
Manda iri yapısı ve yemi iyi değerlendirmesi nedeniyle et üretimine elverişli bir hayvandır. Ülkemizde manda eti taze olarak çok az tüketilir. Daha çok et mamullerinde kullanılır.

Aslında genç ve iyi beslenmiş manda eti sığır etinden daha kalitelidir. Manda eti, sığır etinden daha az yağ ve kolesterol içermesine karşın; daha fazla protein ve mineral madde içerir.

Mandanın başı çok büyük, derisi kalın, ayakları ağırdır. Bu nedenle kesilmiş hayvanın et randımanı yüzde 40-54 arasında kalır. Tabii genç ve besili mandalarda randıman yüksek olur.

MANDA BESİSİ
Et üretimi için manda besisi yapılabilir. Bu amaçla, Malak besisi Genç manda besisi, Ergin manda besisi olarak üç dönemde besi uygulanır.

Malaklar 30-40 günlük iken, ortalama 60 kilo canlı ağırlığa ulaşınca kesilirler. Yeterli bir besleme ile günde yarım kiloluk canlı ağırlık artışı sağlanabilir.

Selüloz oranı yüksek kaba yemlerle beslenen mandalar bu yemden kolayca yararlanır. Bu bakımdan besi ucuza gelir. Manda besisinde genç mandaları kullanmak gerekir. Genç mandalar daha fazla et tutar. Ayrıca, etleri kaliteli ve lezzetli olur. İleri yaşlarda et yağlanır, lifleri kalınlaşır ve sertleşir. Kesilen mandalarda et randımanı sığırlardan daha düşüktür.

DAYANIKLI
Manda, tüberküloza karşı, şap hastalığına karşı ve diğer hastalıklara sığırdan daha dayanıklıdır. Kolayca hastalanmaz. Manda iri yapısı ve yemi iyi değerlendirmesi nedeniyle et üretimine elverişlidir. Manda eti taze olarak pek az tüketilir. Daha çok et mamullerinde kullanılır. Aslında genç ve iyi beslenmiş manda eti dana etini aratmaz.

Kaynak: tarimkutuphanesi.com – makaleler.com – gurmejet.com

Etiketler: » » »
Share

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.