logo

reklam

KORONAVİRÜS FAKİRLERİ Mİ VURUYOR?


admin
ozyalvac@hotmail.com

Bu sorunun yanıtı birçokları için daha baştan “evet” olabilir. Ancak buna bilimsel açıdan net bir yanıt verebilmemiz için bilimsel veri ve delillere ihtiyaç vardır. Aksi taktirde verilen her yanıt kişisel görüş ya da tahminlerden öteye bir değer ifade etmez. Bunlar genellenemeyen, kişisel yargılar olarak kalacaktır. Ne zamanki istatistiki veriler gelmeye başlar, bilimsel analizlerle test edilerek somut bulgular ortaya konur, işte o zaman birçok soruya yanıt bulmaya başlayabiliriz.

Nitekim arzu edilmemekle birlikte ülkelerde vaka ve can kaybı sayıları yükseldikçe, istatistiki kayıt, bilimsel analiz ve değerlendirmelerin de yavaş yavaş arttığını görebilmekteyiz. En son İngiltere’de Ulusal İstatistik Bürosu verilerine dayalı araştırma sonuçları, siyahların koronavirüs nedeniyle ölme riskinin, beyazlardan ortalama olarak tam 4 kat daha fazla olduğunu ortaya koymuştur. Araştırmaya göre, siyahi kadınların koronavirüse bağlı ölüm riski 4.3, siyahi erkeklerin ise 4.2 kat beyazlara göre daha yüksektir. Yaş değişkeni göz önüne alınarak yapılan araştırma sonuçlarına göre İngiltere’de, Bangladeş ve Pakistan uyruklu kişilerin de koronavirüs nedenli ölüm riski 3.5 kat, Hindistan etnikli olanların riski ise beyazlara oranla 2.5 kat daha yüksektir. Bunu daha sonra Çinliler ve diğer etnik gruplar takip etmektedir. Aradaki bu ciddi farkın nedenleriyle ilgili olarak detaylı çalışmaların yapılması gerekliliğine vurgu yapılırken, sosyo-ekonomik unsurların bunda etkili olabileceğinin de altı önemle çizilmektedir. Özellikle bu insanların beyazlara göre şehirlerin daha yoksul mahallelerinde ve kalabalıklar halinde yaşadıkları ve sosyo-ekonomik açıdan daha düşük gelir gruplarında olduklarına dikkat çekilmektedir. Ayrıca bu insanların, ulaşım gibi toplumla daha çok iç içe, temas halinde olmayı gerektiren düşük ücretli mesleklerde istihdam edildiği belirtilmektedir. İstatistiki verilere bağlı olarak, bu tür araştırmaların da artması olağandır.

İngiltere’de bunlar olurken, ülkemizde henüz detaylı verilere sahip değiliz. Daha ötesi vaka sayılarının gizlenip gizlenmediği, şeffaf olunup olunmadığı yönündeki tartışma ve söylentiler sürüp gitmektedir. Ancak istatistiki veriler ve bunalara dayalı yapılacak bilimsel araştırmalar gerçeklerin ortaya çıkması açısından çok önemlidir. Özellikle ülkemiz ve insanımız adına sağlık başta olmak üzere sosyal, ekonomik, siyasi alanlarda doğru politika ve stratejilerin geliştirilmesine kaynak oluşturacağı bilinmelidir. Ancak gerçekleri görebilmek için öncelikle siyasi gözlüklerimizi çıkarmamız gerektiği de unutulmamalıdır. Olay ve gerçeklere lehe ya da aleyhe ne çıkarabilirim gözlüğüyle değil de, ülke ve insanımız adına ne dersler çıkarabiliriz önceliğiyle bakabilmemiz esastır. Unutmamak gerekir ki bilimin sorumluluğu da bu anlamda gerçeklerdir, kimin ne anladığı değildir.

Etiketler: »
Share

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • BÜYÜK BAŞKOMUTAN, BÜYÜK TAARRUZ, BÜYÜK ZAFER…

    30 Ağustos 2024 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    İkinci Viyana kuşatmasından (1683) tam 238 yıl sonra ilk defa Sakarya Meydan Muharebesinde toprak kaybedilmemiş, 22 gün 22 gece (23 Ağustos-13 Eylül) süren “HATTI MÜDAFAA YOKTUR, SATHI MÜDAFAA VARDIR. O SATIH BÜTÜN VATANDIR anlayışıyla gerçekleştirilen SAKARYA meydan savaşında kanlı çarpışmaların ardından durdurulan düşman, Sakarya Nehrinin batısına püskürtülmüş ve bağımsızlık yolunda en önemli adım atılmıştır, düşman ordusunu tamamen yurttan atmak amacıyla bir yıl kadar süren hazırlık döneminden sonra, 26 Ağustos 1922'de Başkomutan Mustafa Kem...
  • SOKAKTAN MECLİSE BÖYLE NEREYE?..

    24 Ağustos 2024 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    O gün sabah erken kalktım. Hava sakindi. Üç gündür dağdan esen sert ve şiddetli, aynı zamanda sıcak rüzgâr dinmişti. Denize gidebilirdim. Mayomu giydim ve yaklaşık 600 metre uzaklıktaki denize hızlı adımlarla kısa sürede ulaştım. Yaklaşık 1 saat deniz kenarında yürüyüş ve yüzmeden sonra biraz yorgun vaziyette dönüş yolunda, bahçesinde etrafı temizleyen 50-55 yaşlarında zaman zaman ayak üstü sohbet ettiğim Hakan’a rastladım. Kendisi mühendisti, zamanında İstanbul da şirketleri ve iyi bir hayatı olmuş, ancak hayatın acımasız yanlarını da yaşam...
  • Kırım – Kongo Kanamalı Ateşi; Keneler ve Düşündürdükleri

    30 Nisan 2024 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    İçinde bulunduğumuz ay itibarıyla havaların ısınması, yağmurların yağması ile birlikte, bahçe, tarla işleri ile birlikte KENE MEVSİMİNİNİN de başlaması, dolayısıyla Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı ve insanlarda ölümlerin görülmesi söz konusu olabileceğinden, EMEKLİ DE olsam, sorumluluk bilinciyle yıllardır yaptığımız uyarıları, yapılması gerekenleri; YETKİLİLERE, ETKİLENENLERE bir kez daha hatırlatmak istedim.. Ülkemizde 2002 yılında Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi ile gündeme oturan, popüler olan ve 7’den 70’e herkesin tanıdığı keneler, biz...
  • ANTİOKHEİALI YAŞLI KADIN

    25 Nisan 2024 Köşe Yazıları, Kültür Sanat, Tüm Manşetler

    Üçüncü cemre düştüğünde, karlar erimeye başlamıştı. Kentin sokaklarında eriyen karların suları, bulanık bir şekilde akmaktaydı. Bir zamanlar düzgün taş döşeli olan sokaklar artık bütün özelliğini kaybetmiş, kanalizasyon sistemi tıkanmış, sular caddenin yüzeyinde sessizce akmaya başlamıştı. Bahar güneşinin sıcaklığı kendini iyice hissettirirken, yaşlı kadın kahvaltısını yapmış, mutfağın penceresinden güneşin ışıklarını izleyerek, derin düşüncelere dalmıştı. On üç yaşında evlenip geldiği bu evde geçirmiş olduğu günlerin hayaline dalmıştı ki, hizm...