logo

reklam

Halkın Enflasyonu


Ünal Örnek
unalornek@hotmail.com

Enflasyon denildiğinde hepimizin ilk aklına gelen hayat pahalılığıdır. Gelirimize göre mal ve hizmet fiyatlarındaki hızlı artıştır. Satın alma gücümüzün azalmasıdır. Günden güne fakirleşmemize sebep olan bizi için için bitiren canavardır. Enflasyonun ortaya çıkardığı hayat pahalılığı ülkenin değerlerinin zaman içinde yitirilmesine yol açan, ekonomik ve sosyal dengeleri bozan bir süreçtir.

Enflasyon toplumun her kesimini yakından ilgilendiren konuların başında gelmektedir. Ekonomi yönetimindeki yanlışlar hayat pahalılığını artırmakta, halkın geçimini olumsuz etkilemektedir. Günlük yaşamdaki tüketim mallarındaki fiyat artışlarının gelirdeki artışın ötesine geçmesi yaşamı zorlaştırmaktadır.

Enflasyon vatandaşın geliri karşısında mutfağındaki ve günlük ihtiyaçlarını satın almada yaşadıkları gerçeklerdir. Yerinde sayan ya da az artan gelire göre giderlerinin artması mutfaktaki yangını tetikleyen sorundur. Bu tabloyu saklamak kolay değildir. Çünkü yangın tedbir alınmadıkça daha da artar. Sorun burada kalmaz tüketici alım gücündeki daralma pazara hemen yansır. Mutfaktaki yangın ekonominin tüm sektörlerine olumsuz yansır.  

Vatandaşın enflasyonu her ülke için dikkat çeken göstergedir. Ülkenin refah düzeyinin ölçüsü, yatırımcının güvenli bir yatırım yapmasındaki temel veridir. Piyasalara güven sağlanması doğru veriler ve doğru politikalar ile mümkündür. Açıklanan enflasyon rakamlarını doğrulayan ve test eden çarşı pazara yansıyan fiyatlardır. Siz ne derseniz deyin vatandaş cebindeki paraya ve doldurduğu filesinin oranına bakar.

Gerçek enflasyon vatandaşın enflasyonudur. Halkın enflasyon hesaplama listesi en çok aldığı gıda, ev temizlik ürünleri, ödediği kira, elektrik, su, doğalgaz ve vergi giderleridir. Tüm bunlara karşı maaşına yapılan zam, elde ettiği gelir düzeyidir. Bu gerçeklere göre yapılmayan bir hesaplamanın inandırıcı ve güven verici olması mümkün değildir. Gerçeği dikkate almayan yöneticiler ve uzmanlar ekonomi politikalarının belirlenmesinde ve geliştirilmesinde doğru politikalar üretemez ve ülkeyi yanlışa sürükler.

Enflasyon ülkeler için ekonomik olduğu kadar sosyal dengelerini bozan sorundur. Tarih boyunca yöneticilerin halka rağmen uyguladıkları yanlış politikaların sonuçları ortadadır. Halkı dikkate almayan politikaların başarılı olması mümkün değildir. Gerçeklere ve toplumsal dengelere göre hareket etmek her zaman ülkenin menfaatinedir. Zorlukları tüm kesimlerin el ele vererek, eşit paylaşımlarla gerçekleri bilerek ve görerek aşması gereklidir.

21 yüzyıl zor bir yüzyıldır. Teknolojideki gelişmeler bir taraftan büyük fırsatlar yaratırken, bir taraftan da daha dikkatli politikalar geliştirmeyi zorunlu hale getirmiştir. Dünyanın küçülmesi herşeyi daha görünür ve bilinir hale getirmiştir. Dünyadaki olumlu gelişmeler yanında olumsuz gelişmelerinde hızla yayılmasının önünü açmıştır. Adeta ülkelerin ekonomik ve sosyal alanlarda kendini koruma kalkanları zayıflamıştır.

Ortak akıl ve dayanışma kültürü, birlik ve beraberlik içinde güven ortamının oluşturulması günümüzde ülkelerin en büyük gücüdür. Halkın enflasyonunu anlamak, gerçeklere göre veriler üretmek, doğru rakamlarla çalışmak, ona göre politikalar geliştirmek ve uygulamak bu konuda en iyi yoldur.  

Etiketler: »
Share

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • BÜYÜK BAŞKOMUTAN, BÜYÜK TAARRUZ, BÜYÜK ZAFER…

    30 Ağustos 2024 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    İkinci Viyana kuşatmasından (1683) tam 238 yıl sonra ilk defa Sakarya Meydan Muharebesinde toprak kaybedilmemiş, 22 gün 22 gece (23 Ağustos-13 Eylül) süren “HATTI MÜDAFAA YOKTUR, SATHI MÜDAFAA VARDIR. O SATIH BÜTÜN VATANDIR anlayışıyla gerçekleştirilen SAKARYA meydan savaşında kanlı çarpışmaların ardından durdurulan düşman, Sakarya Nehrinin batısına püskürtülmüş ve bağımsızlık yolunda en önemli adım atılmıştır, düşman ordusunu tamamen yurttan atmak amacıyla bir yıl kadar süren hazırlık döneminden sonra, 26 Ağustos 1922'de Başkomutan Mustafa Kem...
  • SOKAKTAN MECLİSE BÖYLE NEREYE?..

    24 Ağustos 2024 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    O gün sabah erken kalktım. Hava sakindi. Üç gündür dağdan esen sert ve şiddetli, aynı zamanda sıcak rüzgâr dinmişti. Denize gidebilirdim. Mayomu giydim ve yaklaşık 600 metre uzaklıktaki denize hızlı adımlarla kısa sürede ulaştım. Yaklaşık 1 saat deniz kenarında yürüyüş ve yüzmeden sonra biraz yorgun vaziyette dönüş yolunda, bahçesinde etrafı temizleyen 50-55 yaşlarında zaman zaman ayak üstü sohbet ettiğim Hakan’a rastladım. Kendisi mühendisti, zamanında İstanbul da şirketleri ve iyi bir hayatı olmuş, ancak hayatın acımasız yanlarını da yaşam...
  • Kırım – Kongo Kanamalı Ateşi; Keneler ve Düşündürdükleri

    30 Nisan 2024 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    İçinde bulunduğumuz ay itibarıyla havaların ısınması, yağmurların yağması ile birlikte, bahçe, tarla işleri ile birlikte KENE MEVSİMİNİNİN de başlaması, dolayısıyla Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı ve insanlarda ölümlerin görülmesi söz konusu olabileceğinden, EMEKLİ DE olsam, sorumluluk bilinciyle yıllardır yaptığımız uyarıları, yapılması gerekenleri; YETKİLİLERE, ETKİLENENLERE bir kez daha hatırlatmak istedim.. Ülkemizde 2002 yılında Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi ile gündeme oturan, popüler olan ve 7’den 70’e herkesin tanıdığı keneler, biz...
  • ANTİOKHEİALI YAŞLI KADIN

    25 Nisan 2024 Köşe Yazıları, Kültür Sanat, Tüm Manşetler

    Üçüncü cemre düştüğünde, karlar erimeye başlamıştı. Kentin sokaklarında eriyen karların suları, bulanık bir şekilde akmaktaydı. Bir zamanlar düzgün taş döşeli olan sokaklar artık bütün özelliğini kaybetmiş, kanalizasyon sistemi tıkanmış, sular caddenin yüzeyinde sessizce akmaya başlamıştı. Bahar güneşinin sıcaklığı kendini iyice hissettirirken, yaşlı kadın kahvaltısını yapmış, mutfağın penceresinden güneşin ışıklarını izleyerek, derin düşüncelere dalmıştı. On üç yaşında evlenip geldiği bu evde geçirmiş olduğu günlerin hayaline dalmıştı ki, hizm...