Ataseven: “İnşaat sektöründe en büyük sorun usta”

Isparta Mimarlar Odası Başkanı Caner Ataseven, inşaatı yapacak usta bulunmadığını ve çırak yetişmediğini, bu durumun her geçen gün usta yevmiyelerinde artış yaşanmasına yol açtığını söyledi.

Isparta Mimarlar Odası Başkanı Caner Ataseven, inşaat sektöründeki en büyük sorunun usta bulunamamasından kaynaklandığını söyledi.

İnşaatı yapacak usta bulunmadığını ve çırak yetişmediğini söyleyen Ataseven, bu durumun her geçen gün usta yevmiyelerinde artış yaşanmasına yol açtığını söyledi.

Başkan Ataseven, “En genç ustanın 40 yaşında olması ve günlük yevmiyelerinin de en az 2 Bin 500 lira olmasının zaten bu durumu özetleyen bir sonuçtur. Artık genç usta yetişmemektedir ve bunda da şaşılacak bir durum yoktur, zira bunu bekliyorduk. 5-10 yıl sonra bu günleri mumla arayacağız; söküğümüzü dikecek bir terzi, mobilyamızı tamir edecek bir marangoz, arabamızı tamir edecek bir sanayi ustası, evimizi inşa edecek bir usta, su kaçıran tesisatımıza bakacak bir tesisatçı, bir elektrik ustası, bir zanaatkar, el becerisi olan ve fiziki iş yapmaya razı herhangi bir insan bulamayacağız. Bu geldiğimiz sonun nedeni çok basit: Her ile, her ilçeye hatta kasabalara bile üniversite açarak, her üniversiteye de hemen her bölümü açarak, sınıf kontenjanlarını da 100’ün üzerine çıkarak adeta ülkemize ihanet ettik. Her genci üniversite okutma hedefimiz bir çözüm değil aksine sorunun başlangıcıydı. Artık günümüzde her genç üniversite mezunu işsiz durumuna düştü. 4 – 5 yıl üniversite okudukları ve spesifik bir eğitim aldıklarından ötürü bu gençlere artık uzmanlıkları dışında bir iş yaptırtmak ta çok zordur. Özellikle fiziki iş yapmaktan kaçınacaklardır. Günümüzde ustadan çok mimar-mühendis vardır.  Bu sonuçta tek kabahatli YÖK veya Ankara değildir. Aynı zamanda aileler de suç ortağıdır. Günümüzde hangi ana-baba evladının bir usta olmasını hayal etmektedir? Çocukları prens-prenses gibi yetiştiren ebeveynler evlatlarını en iyi okullarda okutmak için para dökmekte, mezun olduğunda da klimalı odada tertemiz masa başı bir iş sahibi olmalarını hayal etmektedir. Peki ülkede bu fiziki işleri kim yapacak?” diye konuştu.

USTALARA İŞ YAPTIRMAK ZORLAŞTI

Ustaların, kıymete bindiklerinin farkında olduğunu söyleyen Başkan Ataseven, bu nedenle iş yaptırmanın da zor olduğunu ifade etti.

Ataseven; “İnşaatta usta bulamamak müteahhitlerin en büyük sorunu olmasının yanında başka ciddi sorunlar da doğurmaktadır. Az bulunan kıymetlidir mantığıyla, ustalar da artık kıymete bindiklerinin farkındadırlar ve onlara iş yaptırtmak artık daha zordur. Bu konuda şantiyelerden çok şikayetler dinlemekteyiz. Usta kendinin üçte bir maaş aldığını bildiği şantiye şefini, mimarı, mühendisi dinlemek istememektedir. Müteahhit baskı yaptığında “bırakır başka şantiyeye geçerim” diye müteahhitti tehdit edebilmektedir. Böylece ustaya kaliteli işçilik yaptırmak da zorlaşacaktır. Bu da hedeflediğimiz inşaat kalitesini düşürecektir. Bunun yanında işçi maliyetlerinin artması müteahhitlerin en büyük gider artışı olduğundan ötürü ev fiyatları da artmaktadır” ifadelerine yer verdi.

BİR İNŞAAT USTASININ AYLIK GELİRİ 70-100 BİN LİRA ARASINDA

Ataseven, bir inşaat ustasının aylık gelirinin 70-100 Bin lira arasında olduğunu söyledi.

Çocukların genç yaşlarda yeteneklerine göre ustalık, el becerisi, zanaat eğitimleri vermesi gerektiğini belirten Ataseven; “Bugün inşaat ustalarının aylık geliri ortalama 70-100 Bin lira arasında iken mimar ve mühendislerin aylık geliri 17-30 Bin lira arasındadır ve aradaki çıta her geçen gün açılmaktadır. Devletimiz bu duruma acilen el atmalıdır. Bunun çözümü çok basittir esasında. Birkaç üniversite haricinde tüm üniversitelerde başta mimarlık ve mühendislik olmak üzere piyasada artık ihtiyaç fazlası olan bölümlere öğrenci alımı durdurulmalı, hatta bu bölümler kapatılmalıdır. Piyasadaki yüzbinlerce mimar mühendis bize uzun yıllar yeter. YÖK kontenjan azaltma tedbirine başvurdu ama bu yeterli değildir. Her genci üniversite mezunu yapma hayalimizden vazgeçmeliyiz. Lise çağında çok sayıda ara eleman yetiştiren okullar açmalı ve öğrenciler ile ailelerini bu okullara teşvik etmeliyiz. Çocuklara genç yaşlarda yeteneklerine göre ustalık, el becerisi, zanaat eğitimleri vermeli ve bu alanlarda önlerini açmalıyız. Üniversite tercih döneminde beni arayan çok sayıda anne baba oldu. Çocuğumuza mimarlık-mühendislik yazdıralım mı diye sordular. Hepsine de tavsiye etmem dedim. 4-5 yıl vakit kaybı ve tonla para kaybedene kadar keşke bir zanaat öğrense, o parayla bir dükkan açsanız şeklinde tavsiyelerde bulundum. Keşke 18 yaşında marangozluğa, terziliğe, ustalığa, mobilyacılığa başlasa bu gençler. Bu şekilde gelecekleri daha parlak olur” şeklinde konuştu.